Koltuğun arkasına gidip baktığımda, o zengin ve güçlü kocamın kafasının, benim minik kızımın eteğinin altında kaybolduğunu görmeye hazır değildim. | Open Subtitles | ..وعندما نظرت خلف الأريكة لم أكن.. مستعدة لأري زوجي القوي الغني |
Koltuğun arkasına bak. | Open Subtitles | - إنها خلف الأريكة |
- Koltuğun arkasına baktın mı Larry? | Open Subtitles | هل بحثت خلف الأريكة, (لاري)؟ |
Sanırım kanepenin arkasına oturup homurdanmanın cazibesini kaybettiğini anlamaya başladı. | Open Subtitles | أعتقد انها بدأت في فهم بأن الجلوس خلف الأريكة و التبرز بدأ يفقد جاذبيته. |
Hiç kanepenin arkasına saklanma! Seni görüyorum, Judith! | Open Subtitles | لا تختبئ خلف الأريكة يمكنني رؤيتكِ يا (جوديث). |
Sonra kanepenin arkasından, hiç tanımadığım ölü bir adamın ayaklarının uzandığını gördüm. | Open Subtitles | رأيت سيقان الرجل الميت ولم أدرك أنها تبرز من خلف الأريكة |
Yine kanepenin arkasına mı sıkıştınız, Bay "Pis Kokulu" Tinker? | Open Subtitles | هل أنت محاصر خلف الأريكة ثانيةً، سيّد (تينكر) العفِن؟ |
Wilson'ı da. Bu kanepenin arkasından geçebilecek bir bıçak. | Open Subtitles | هذهِ هي السكين التي يمكنها أن تنحني خلف الأريكة |