"خلف رأسه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kafasının arkasında
        
    • ensesine
        
    • kafasının arkasını
        
    • Başının arkasındaki
        
    • kafasının arkasından
        
    • kafasına
        
    • başının arkasından
        
    Kafasının arkasında bir oyuk var, ama kemiği kırmamış gibi görünüyor. Open Subtitles لديه جرح بليغ خلف رأسه ولكن يبدو و كأنه مكسور.
    Kafasının arkasında çıkış deliği var gibi. Open Subtitles يبدو أن هناك جرح خروج خلف رأسه
    Ellerini ensesine koymasını söyle. Yoksa onu vurmaktan mutlu olurum. Open Subtitles أخبره أن يضع يديه خلف رأسه وإلا سيسعدني جدا إطلاق النار عليه
    Onun kafasının arkasını patlattığından hemen sonra oldu. Open Subtitles كان ذلك بعد أن نفخت هى خلف رأسه
    Son bir koz olarak Başının arkasındaki pembe tüyleri kabartıyor. Open Subtitles ولكي يزيد الإثارة يقوم بتوسيع ريشه الوردي الموجود خلف رأسه
    Gördüğünüz gibi, güvenlik elemanı kafasının arkasından darbe yemişti ve hiçbir mücadele izi yoktu. Open Subtitles الرجل الأمني تعرض لضربة خلف رأسه ولا أثر لنزاع
    Ellerimle saçlarını okşarken kafasına bir kurşun sıkacağım. Open Subtitles سوف أضع رصاصة خلف رأسه أثناء تمريري لأصابعي خلال شعره
    Onu götür ve tam başının arkasından vur. Tam şuradan. Open Subtitles خذه للخارج ,واطلق النار عليه في خلف رأسه هنا بالضبط
    Kafasının arkasında gözleri olması lazım. Open Subtitles يَحتاجُ للعيونَ في خلف رأسه
    Kafasının arkasında bir suratı daha vardı. Open Subtitles كان يملك وجه ثاني خلف رأسه
    Steve, bir iblis tarafından ısırılmanın imkansız olduğunu ve birinin Kafasının arkasında bir göz çıktığında, insanların bazı hilelere başvuracağını ve bizden zırnık bile koparamayacağınızı söyledi. Open Subtitles (ستيف) يقول لا يمكن أن يتم عض أحد بواسطة شيطان وينمو له عين ثالثة... تنمو في خلف رأسه... يعتقد أنه هناك غش في الموضوع
    Ellerini ensesine koysun, yoksa onu vururum... Open Subtitles أخبره أن يضع يديه خلف رأسه وإلا سأطلق عليه النار
    Ayrıca kafasının arkasını bir av tüfeğiyle kaşımayı da denemiş. Open Subtitles أيضاً حاول أن يحك خلف رأسه ببندقية
    Başının arkasındaki gölgelere bakın. Soldan gelen ışık güneş ışığı. Open Subtitles انظروا إلى الظلال خلف رأسه الضوء القادم من اليسار هو ضوء الشمس
    Ardından Başının arkasındaki siyah saçını ellerimle kavradım ve kocaman, siyah malafatımı gırtlağına kadar soktum. Open Subtitles و أمسكت بيدي شعره الأسود خلف رأسه و أدخلت عضوي الأسود الكبير في حلقه اللعين
    Deneyimli bir güvenlik elemanı nasıl olur da suçun işleneceği sırada suçluyu gafil avlayayaım derken kendisi kafasının arkasından darbe almasına izin verir? Open Subtitles كيف رجل أمني ذو خبرة يفاجئ مجرم وسط جريمته ويسمح له بأن يضربه خلف رأسه ؟
    O zaman, katil arkasında duruyordu eliyle ağzını kapadı ve kafasının arkasından bıçakladı. Open Subtitles حسناً ربما القاتل داعس علي وضع يده على فمه طعنه خلف رأسه
    Onu dışarı çıkarın ve kafasına sıkın. Open Subtitles خذوه للخارج وضعوا رصاصة خلف رأسه.
    - başının arkasından vurulduğunu görmeme rağmen, Dr. Brennan'ın ihtiyacı olan cinayet mahali. Open Subtitles حتى أنه يمكنني أن أرى انه تلقى رصاصة خلف رأسه ما تريده الطبيبة برينان هو مسرح الجريمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more