Her ağaç, her ot sapı, her balık, her böcek ve hatta dizimdeki her cilt parçası, vücudumdaki her hücre, ökaryotik hücre. | Open Subtitles | في كل عُشبة و كل سمكة و كل حشرة و حتى في كل جزء من بشرة ركبتي و كل خلية في جسدي |
Rejenerasyon geçiremeyecek kadar yaralı olsak da vücudumuzdaki her hücre denemeye devam eder. | Open Subtitles | حتى وإن كانت الإصابة تمنعنا من التجدد كل خلية في جسدنا تواصل المحاولة |
Suriye'de bir hücreyi takip ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتعقب خلية في (سوريا). |
Suriye'de bir hücreyi takip ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتعقب خلية في (سوريا). |
Eğer haklıysan beni bir hücreye atmak için. | Open Subtitles | فقط في حال كنت كانوا على حق، هل يمكن رمي لي في خلية في مكان ما. |
Vücudun tüm hücrelerini işgâl ederek molekül yapısını biyometale dönüştürüyor böylece insan vücudu içeriden dönüştürülmüş oluyor. | Open Subtitles | يغزو كل خلية في الجسم محولاً تركيبها الجزيئي الى تركيب حيوي معدني لكي يُستبدل الجسم الإنساني بالآلــة من تلقاء نفسه |
Cilt pullanır, saçlar ve tırnaklar uzar, bu tür şeyler olur, fakat vücudunuzdaki her hücre bir noktada yenilenir. | TED | تتقشر البشرة وينمو الشعر والأظافر وهذا النوع من الأمور.. لكن كل خلية في جسمكم تتبدل في نقطة محددة. |
Fakat yedi yılın sonunda vücudunuzdaki hiçbir hücre yedi yıl önceki haliyle aynı değildir. | TED | لكن عند نهاية سبع سنوات لن تكون هناك خلية في جسمكم باقية كما كانت قبل سبع سنوات. |
Yumurta vücuttaki en büyük hücredir ve hücre dışı kalın şeker kabuğu ve zona pellusuda adındaki bir protein tarafından korunur. | TED | البويضة هي أكبر خلية في الجسم و محمية بغلاف ثخين و خارج خلوي من السكريات و البروتينات يدعى المنطفة الشفافة |
Ama vücudunuzdaki her hücre bir noktada yenileniyor. | TED | ولكن كل خلية في جسمكم يتم استبدالها في مرحلة ما. |
Bedenlerindeki her bir hücre tüm yaşam sürecindeki döngüyü, sıkıştırılmış bir zaman diliminde yaşamış. | Open Subtitles | كل خلية في جسمهم دخلت في دورة حياة كاملة في وقت مضغوط |
Bu da bağışıklık sistemlerine vücuttaki her hücreye saldırması sinyalini verdi. | Open Subtitles | وبذلك أمر جهازهم المناعي إلى شن هجوم على كل خلية في الجسم |
Bu ağlar beynin yüzeyinde başlar, ve sonra beyin dokusunun derinliklerine inerler ve de iyice yayılarak, besin ve oksijeni beyindeki her hücreye ulaştırırlar. | TED | تبدأ من سطح المخ، وتتعمق للأسفل داخل الأنسجة نفسها، وبهذا الانتشار، تقوم بإمداد كل خلية في المخ بالمواد الغذائية والأكسجين. |
Rehber RNA ve Cas9 proteini birbirine karışıyor, genom boyunca sıçrayarak gidiyor ve rehber RNA'nın eşleşeceği bir yer bulduğunda, ikili sarmalın arasına yerleşip sarmalları ayırır. Bu durum Cas9'u DNA'yı kesmesi için tetikler ve birden, artık DNA'sı ikiye ayrıldığı için panik olmuş bir hücreye sahipsiniz. | TED | حيث يجتمع الحمض النووي الريبوزي الموجه وبروتين كاس9 معاً ويتنقلان داخل الجينوم، وعندما يجدان المكان المناسب للحمض النووي الريبوزي الموجه، يتخذ مكانه بين سلسلتي الحلزون المزدوج، فيفصل بينهما، مما يدفع بروتين كاس9 إلى القطع، وفجأة، تصبح لديكم خلية في حالة فزع لأن قطعة من حمضها النووي قد كسرت. |
Çok değişik bir radyasyon tüm hücrelerini sarıyor. | Open Subtitles | -انه نوع من الاشعة يقوي كل خلية في جسمها |
Yer çekimi, tüm hücrelerini çekiyor. | Open Subtitles | الجاذبية تُثقِل كل خلية في جسدك. |