| Ancak, baron, atlarımı kendi elleriyle tımar edip, beslemeli ve iyileştirmelidir. | Open Subtitles | لكن البارون اسمح لي أن أطلب بأن يعيد لي خيولي بيديه |
| - Atları ve silahları istiyorlar. - atlarımı asla vermem. | Open Subtitles | يريدون خيولنا وأسلحتنا أنا لا أعطي خيولي |
| Ama yine de sana, Tahtakafa'yı Riata'ya yolladığımı söyleyebilirim bazı atlarımı satması için. | Open Subtitles | سقول لك بأنني ارسلت " وودهيد " الى "ريتا" ليبيع بعض من خيولي |
| Ve benim atlarım toynaklarını kemirirken, senin ineklerin tıpkı senin gibi yağ bağlıyor. | Open Subtitles | بينما خيولي مشرَدة بين الصخور ماشيتك تنمو بسرعة ويصبح شكلها مثل شكلك |
| Bütün varlığım. Yani atlarım, giysilerim, iç çamaşırlarım mı? | Open Subtitles | كل ممتلكاتي، يعني خيولي وملابسي، حتى ملابسي الداخلية؟ |
| Annemin Atlarımın beşi için de fazladan döşek malzemesi parası verdiğini hatırlatmak istedim. | Open Subtitles | من معرفتك بان والدتي دفعت اجراً إضافياً من اجل استضافة خيولي الخيول الخمسة |
| Bu arada Atlarımdan biri topallamaya başladı ve nallanması lazım. | Open Subtitles | حالياً أحدى خيولي وصلت عرجاء وبحاجه لحدوه جديده |
| atlarımı sadece çalıştırması gerekiyor, ormanda atlatıp zıplatması değil. | Open Subtitles | وظيفتها تقضي بتدريب خيولي لا اكثر وليس القفز بها فوق الحواجز في الغابة |
| Doğudan ilk geldiğimizde oraya atlarımı koyardım. | Open Subtitles | في الواقع انا اضع خيولي هناك عندما انتقلنا أول مرة من الشرق. |
| atlarımı zehirleyip, şaraplarımı mahvettiler. | Open Subtitles | لقد سمموا خيولي و اهلكوا نبيذي |
| Hep kendi atlarımı yetiştirmenin hayalini kurmuşumdur. | Open Subtitles | لطالما حلمت بأن يكون لدي خيولي الخاصة |
| ve atlarımı bana, sağlıklı bir şekilde, geri verirse, o zaman, silahlarımı bırakırım. | Open Subtitles | لو أعاد إليّ خيولي بصحة جيدة سأكف يدي |
| - Alacağım riski kendim seçerim atlarımı seçtiğim gibi. | Open Subtitles | أختار مشاريعي التجارية كما أختار خيولي |
| Asla.Şimdi gidip,atlarımı bir göz atmam gerek. | Open Subtitles | - أبدا. حسنا، يجب أن أفحص خيولي. |
| - atlarım Birleşik Devletler Ordusu'na ait. | Open Subtitles | خيولي تذهب لجيش الولايات المتحدة |
| Fırtınada çitlerim kırıldı ve atlarım kaçtı. | Open Subtitles | في عاصفة الأمس تحطم السياج وفرت خيولي |
| Benim atlarım. | Open Subtitles | يمكن أن يكون هادئ، هذا أحد خيولي |
| En azından benim atlarım ve köpeklerim var. | Open Subtitles | على الأقل لدي خيولي وكلابي |
| Atlarımın cesur olmasının gözümde bir değeri vardır, kadınlarımın değil. | Open Subtitles | انا أقدر ارواح خيولي وليس نسائي |
| - Ne? Atlarımın dışkılarını temizlemek ayılmana yardımcı olur belki. | Open Subtitles | ربما تنظيف خيولي سيساعد على إفاقتك |
| Siz Atlarımdan özür dilemeden gidemem. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع أتركك حتى تعتذر إلى خيولي |
| Onlar benim atlarımdı. | Open Subtitles | لقد كانت خيولي |