Ama 1957'den beri Güney Kutbu'nda kalıcı bir üs bulunmakta. | Open Subtitles | لكن منذ 1957، هناك قاعدةٌ دائمة في القطب الجنوبي |
Üç hafta içinde, kalıcı bir ev misafirim olacak. | Open Subtitles | بعد 3 أسابيع سيكون لدي ضيفة دائمة في منزلي |
Ama sonra, iki adam arasında insan düşüncesinde kalıcı bir devrime yol açacak bir dostluk başladı. | Open Subtitles | لكن بعد ذلك بدأت صداقة بين رجلين أدّت لثورة دائمة في الفكر البشري. |
Bu muhteşem gökkuşakları Viktoria Şelaleleri üzerinde daimi bir özelliktir. | Open Subtitles | هذه الاقواس قزح الجميلة هي ميزة دائمة في السماء فوق شلالات فيكتوريا |
Teknolojinin eski ustalarından bir çocuk ve daimi baş belası. | Open Subtitles | نابغة تقنيات أسبق وشوكة دائمة في الحلق. |
Ama sonra, iki adam arasında insan düşüncesinde kalıcı bir devrime yol açacak bir dostluk başladı. | Open Subtitles | ولكن صداقة بدأت بين شخصين قادوا ثورة دائمة في الفكر الإنساني |
Çarpma, aklında kalıcı bir hasara yol açar. | Open Subtitles | تسببت الضربة في أذى دائمة في ذاكرته |
daimi baş belası mı? | Open Subtitles | شوكة دائمة في الحلق؟ |
Artık Grantham Evi'nin daimi bir kahyası olmayacak. | Open Subtitles | لن يكون هناك مدبرة منزل دائمة في منزل عائلة (غرانثام) في المستقبل |