"دامت" - Translation from Arabic to Turkish

    • sürece
        
    • sürdü
        
    • süren
        
    • sürmüş
        
    • sürmüştü
        
    • süredir
        
    • varken
        
    • olduğu müddetçe
        
    • yolculuktu
        
    Bu cihazlar orada bulunduğu ya da böyle bir şüphe olduğu sürece bu topraklara gerçek manada ulaşamazsınız. TED ما دامت هذه الأجهزة هناك، أو أن هناك اشتباه في وجود الألغام الأرضية، لا يمكنك دخول الأرض.
    Koşullar sağlandığı sürece, kurallara göre oynamaya ve kendimizi kaptırmaya istekliyiz. TED جميعنا راغبون في اللعب وفقا للقواعد ومتابعة الأمور، ما دامت بعض الشروط مستوفاة.
    - Hayat devam ettiği sürece umut vardır. - Daima umut vardır. Open Subtitles ـ ما دامت هناك حياة فالأمل موجود ـ الأمل موجود دائماً
    Bu semptomlar bir yıldan fazla sürdü, ve o yıl hayatımın açık ara en zorlu yılıydı. TED التي دامت لأكثر من سنة وكانت أصعب سنة في حياتي حتى الآن.
    başladı ve bir yıl sürdü. Bu süre içinde yurttaşlık hakkı hareketini her zamankinden de güçlü bir şekilde canlandırdı. TED الحملة دامت سنة و قوّت حركة الحقوق المدنية كما لم يحدث من قبل.
    Evli değilim, ama tam bir yıl önce bugün, çift taraflı akciğer nakli ardından bir ay süren bir komadan uyandım. TED لا .. أنا لست متزوجة .. ولكن منذ عام من اليوم .. استيقظت من غيبوبة دامت شهراً كاملاً بعد عملية إستبدالٍ لرئتيّ
    Bulduğunuz tek diğer iş bir hamburgercide. Ne kadar sürmüş? 28 dakika mı? Open Subtitles و الوظيفة الأخرى التى وجدتها كانت فى مطعم للوجبات السريعة و التى دامت حتى
    Eğlendirici olduğu sürece yalan olup olmadığına aldırmam. Open Subtitles أنا لا أهتم اذا كانت كذبة ما دامت مسلّية
    Yasal kaldığı sürece, gerisini bilmek istemem. Open Subtitles لا أريد أن أعرف عنها، ما دامت أفعالكنَ قانونية.
    Yasal kaldığı sürece, gerisini bilmek istemem. Open Subtitles لا أريد أن أعرف عنها، ما دامت أفعالكنَ قانونية.
    Annem yaşadığı sürece, kendimi bundan kurtaramam. Open Subtitles ما دامت أمي على قيد الحياة، لا أستطيع أن أتخلى عن هذا
    Sağlıklı olduğu sürece bağışıklık sistemi tenyanın varlığından bile haberdar olmaz. Open Subtitles ما دامت البيضة سليمة لا يتعرف عليها الجهاز المناعي
    Yaşam sinyali dedektörleri bu hasarlı bölgelerde çalışmadığı sürece kurtarılana kadar dayanabiliriz. Open Subtitles ما دامت وسائل رصد إشارات الحياة لا تعمل في هذه المناطق المتضررة فسنكون قادرين على الصمود حتى إنقاذنا
    İlişkimiz 12 yıl sürdü ve birçok konuyla, hem erkek, hem kadın enerjisiyle ilgili çalıştık. TED علاقتنا دامت 12 سنة، واشتغلنا على العديد من المواضيع التي تتطلب طاقة ذكورية وأنثوية.
    Beş dakika önce başlayıp on dokuz dakika sonraya dek sürdü. Open Subtitles المكالمة دامت من العاشرة إلا 5 دقائق وحتى العاشرة و 9 دقائق
    Bir yıI mı yoksa daha az mı ya da daha çok mu sürdü bilmiyorum. Open Subtitles مهما دامت لعام أو أقل أو أكثر أنا لا أعرف
    Ve jeologlarlar kıtlığı açıklayan yaklaşık 20 yıl süren global soğumanın kanıtlarını buldular. TED وقد وجد الجيولوجيون أدلة على برودة عالمية دامت قرابة 20 عام والتي يمكن أن تفسر المجاعة
    Keşiflerin çoğu, sadece, rehberlerim olan iki yada üç Eskimoyla aylarca süren bir süreçte hazırlanmıştır. Open Subtitles تمّت معظم هذه الإستكشافات في رحلات دامت لِشهور مصحوباً في بعض الأحيان بـ 2 أو 3 من الإسكمو
    En son arama, üç dakika 46 saniye sürmüş. Open Subtitles المكالمة دامت لمدة ثلاث دقائق و ست و أربعون ثانية
    Bu duruşmalar yaklaşık iki ay kadar sürmüştü. TED دامت هذه الجلسات لقرابة شهرين.
    Bu tıklama dilleri belki de, özellikle av sırasında yararlı oldukları için bu kadar uzun süredir mevcutlar. Open Subtitles لغة الطقطقة قد تكون دامت طويلاً لأنها كانت عملياً مفيدة خلال الصيد
    Öğrendiğim bir şey varsa o da, hala şansın varken, hayatındaki insanların önemini anlamaktır. Open Subtitles إذا كان هنالك شيء قد تعلمته، فعليك تقدير الناس في حياتك ما دامت لديك الفرصة
    Söyleyeceğin şey "benim sıram" ve "neyin var?" olduğu müddetçe, Open Subtitles ما دامت الكلمات هي "انها جولة بلادي" ، و "what're تضطر؟".
    Bir yolculuktu. Hurda kamyonetle dört ay. Çok kötüydü. Open Subtitles كان ذلك في رحلة دامت أربعة أشهر مع شاحنة القمامة، لقد كان أمراً مروعاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more