Komiser Dotzler, şüphelinin adı Brian Mills. | Open Subtitles | سيرجنت داوسون اسم المشتبه به برايان ميلز |
- Ben Franck Dotzler. - Mills. | Open Subtitles | المحقق داوسون ميلز |
- Efendim. - Bay Stuart, ben Frank Dotzler. | Open Subtitles | آلو سيد سانت جون ،انا داوسون |
- Dawson'la ben de geleceğiz. | Open Subtitles | أنا و " داوسون " نرغب بذلك - حسناً - |
- Dawson'ın amirini sorgu için çağırıyorum. | Open Subtitles | سأقوم باحضار رئيس داوسون |
-Buraya Dawson'ın karanlık tarafa geçmesini engellemeye geldim. | Open Subtitles | حسنا، جاء لتر للتأكد من أن ل لا تفقد داوسون إلى الجانب المظلم. |
Telefonumda Lionel Dowson'dan bir mesaj buldum. | Open Subtitles | عندي رسالة من ليونيل داوسون على الهاتف |
- Ben komiser Dotzler, Bay Mills. | Open Subtitles | اسمع،سيد ميلز انا داوسون |
- Dotzler. | Open Subtitles | داوسون |
Dotzler arıyor. | Open Subtitles | انه داوسون |
Dotzler. | Open Subtitles | داوسون |
- Dawson, dinle beni. Polisleri bekleyemezsin. | Open Subtitles | -اصغِ إليّ يا (داوسون), لا يمكنكِ أن تنتظري الشرطة. |
- Dawson'ın vardı tabii ki ve Susie'nin ama aradı hastaymış. | Open Subtitles | (حسناً , (داوسون) , بالتأكيد , و (سوزي لكنّها لم تأتِ بسبب المرض |
- Dawson, Brett yardım edin. - Geliyoruz. | Open Subtitles | ــ يا (داوسون) ، (بريت) ، ساعدانا قليلاً ــ حسناً |
Astsubay Dawson'ın arabasındaki GPS evinden elbise mağazasına gittiğini gösteriyor, ve işte kendisi oraya giderken. | Open Subtitles | الصباح الذى نتسائل بشأنه المتعقب فى سياره الملازم داوسون يضعه فى طريقه من منزله الى محل البذلات |
Abby Astsubay Dawson'ın görevi hakkında haklıydı. | Open Subtitles | تحديث لك. آبي كانت علي حق عن تعيين رقيب داوسون. |
Savunma Gizli Servisi'nin Dawson'ın ölmesini istediğine inanmamız için bir sebep yok. | Open Subtitles | ليس لدينا أي سبب إلى اعتقاد أن وزارة الدفاع السرية أرادت داوسون ان يكون ميت. |
Dowson's Creek, James Van Der Beek, zencim benim. | Open Subtitles | أجل , "خليج داوسون" "جيمز فان ديربيك" , رجلي |