"دخلت السجن" - Translation from Arabic to Turkish

    • hapse girdin
        
    • Hapse girdim
        
    • hapse girdi
        
    • hapise girdim
        
    • hapse girdiğim
        
    • hapse girersem
        
    • Sen hapisteyken
        
    • hapise girdiğini
        
    • hapse girdiğin
        
    • hapse girersen
        
    • hapse girdikten
        
    Bizim yüzümüzden hapse girdin. Open Subtitles شكرا لك لانك دخلت السجن بسببنا
    Onu öldürdüğün için hapse girdin. Open Subtitles فأنت دخلت السجن بسبب تلك الجريمة
    Ben üç kere Hapse girdim. Oysa cinayetlerine hiç rahatsız edilmeden devam ediyor. Open Subtitles دخلت السجن 3 مرات بينما يواصل القيام بعمليات القتل بدون أن يزعجه أحد
    Senin iyiliğin için hapse girdi Open Subtitles إنها دخلت السجن لأجلك
    ben hirsiz olarak bile suclandim hatta hapise girdim. Open Subtitles لقد دخلت السجن وعاملونى كالص انه ليس السجن ,انه الحجز
    Öldürdüğüm için hapse girdiğim adam. Open Subtitles الرجل الذي قتلته و دخلت السجن بسببه
    Fakat eğer hapse girersem, anneme sen bakacaksın. Open Subtitles لكن ان دخلت السجن فستعتنين بأمي
    Sen hapisteyken bazı şeyler değişti. Open Subtitles لقد تغيرت الأمور منذ ان دخلت السجن
    Ben de seni uzaylılar falan kaçırdı sanıyordum... ya da ne bileyim CIA için çalışmaya başladığını, ya da hapise girdiğini. Open Subtitles لأنني ظننت أنك ربما اختطفت من طرف الكائنات الفضائية أو أنك تعمل للاستخبارات أو لا أعرف.. أو ربما دخلت السجن
    Daha önce hapse girdin mi? Open Subtitles هل دخلت السجن من قبل ؟
    Onlar için hapse girdin. Open Subtitles و دخلت السجن من أجلهم
    hapse girdin. Open Subtitles دخلت السجن
    Hapse girdim çünkü bunu yapmamı sen söyledin. Open Subtitles لقد دخلت السجن لأنكِ أخبرتيني أنها الطريقة الوحيدة لتقبلين بعودتي إليكِ
    Ben Hapse girdim. Buna dayanamaz. Open Subtitles .. دخلت السجن من قبل لا يمكنه احتماله
    Kadın benim için hapse girdi. Open Subtitles دخلت السجن من أجلي
    Kadın benim yüzümden hapse girdi. Open Subtitles دخلت السجن من أجلي
    Birden fazla kez hapise girdim, Open Subtitles لقد دخلت السجن أكثر من مرة
    Öldürdüğüm için hapse girdiğim adam. Open Subtitles الرجل الذي قتلته و دخلت السجن بسببه
    Eğer hapse girersem geçerliydi. Open Subtitles كان هذا إذا دخلت السجن
    Sen hapisteyken buna el konulmuştu. Open Subtitles أخذوه منك عندما دخلت السجن
    Eğer, Patty Hearst'ın hapise girdiğini hatırlarsan. Open Subtitles باتى هيرست" دخلت السجن"
    Ama senin lisansın, "işlediğin" bir suçtan dolayı hapse girdiğin için elinden alındı. Open Subtitles لكنّك فقدت رخصتك لأنك دخلت السجن لجريمة إرتكبتها فعلاً.
    Ama bunun için hapse girersen artık içki içemezsin. Open Subtitles ،لكن إذا دخلت السجن بسبب هذا فليس هنالك المزيد من الشراب لكِ
    Ama ancak hapse girdikten sonra asıl darbeyi hissettik. Open Subtitles و لكن لم أشعر بصدمة تلك التهم حتى دخلت السجن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more