"درّاجته" - Translation from Arabic to Turkish

    • bisikleti
        
    • bisikletini
        
    • motosikleti
        
    • bisikletine
        
    • bisikletiyle
        
    • motosikletini
        
    Ona ders vermeye karar verdim bisikleti çalındı sansın diye bisikleti ben aldım. Open Subtitles لذا، قرّرت تعليمه درساً و أدعه يظنّ أن درّاجته قد سرقت
    Ona ders vermek için bisikleti aldım sonra bisikleti bir saniyeliğine başıboş bırakınca biri bisikleti yürüttü. Open Subtitles لذا، لأعلّمه درساً، أخذتُ درّاجته و مِن ثمّ حدث أمر غريب حدث و ضعتها أرضاً لدقيقة فسرقها احدٌ منّي
    Bana söz vereli 10 dakika olmadan bisikletini kilitlemeden bırakmış. Open Subtitles عشر دقائق منذ أن وعدني قام بترك درّاجته غير مقفلة
    Bir keresinde bisikletini izinsiz almıştım, suratıma yumruğu indirmişti. Open Subtitles مرّة أخذت درّاجته بلا إستئذان، وقام بلكمي على وجهي.
    Jack'in motosikleti bozulduğunda benimkini ona vermiştin, bense işe yürüyerek gitmek zorunda kalmıştım." Open Subtitles لأن درّاجته كانت مكسورة، إلّا أنك أعرته درّاجتي واضررتُ للذهاب للعمل مشياً
    Öyle, motosikleti hala burada.. Open Subtitles حسنٌ، درّاجته ماتزالُ هنا
    Bir çocuğu gümüş dağ bisikletine binerken gördüm ve babama... istediğimin o olduğunu söyledim. Open Subtitles رأيتُ صبياً راكباً درّاجته الجبليّة الفضيّة ...و قلتُ لوالدي هذا ما أبتغيه
    Çocuk bisikletiyle buraya çarptı, buraya sürüklendi. Open Subtitles هو أنه تم جذب الصبي من على درّاجته وسُحب إلى هنا
    Bu doğru, kendi arazi motosikletini yaptı. Open Subtitles هذا صحيح , لقد صنع درّاجته بنفسه
    Seksi bisikleti gördün mü? Open Subtitles هل رأيتِ درّاجته الناريه؟
    İyi haber Luke'un bisikleti çalınmamış. Open Subtitles الخبر الجيّد أن (لوك) لديه درّاجته
    Şimdi de ona dava açacaklar, besleyecekler, bisikletini mal beyan listesine girecekler. Open Subtitles يضايقونه ويفتشونه ويصادرون درّاجته
    ..motosikleti yokmuş. Open Subtitles . كانت درّاجته قد اختفت
    Ted ne zaman bir kıza yaklaşmaya tırssa bisikletine gider ve eve kadar pedal çevirir. Open Subtitles كلّ مرّة يجبن فيها (تيد) مع فتاة، يذهب مباشرةً إلى درّاجته ويتّجه إلى بيته!
    99 yılının Haziran'ında, o salak bisikletiyle neredeyse onu eziyordu. Open Subtitles كاد أن يدهسه بواسطة درّاجته الهوائيّة في شهر حزيران عام 1999.
    Sharp en son evinin arkasındaki çölde arazi motosikletini sürerken görülmüştü. Open Subtitles "شارب) شُوهد آخر مرة يقود درّاجته) القذرة إلى الحراء، خلف بيته"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more