"دستني" - Translation from Arabic to Turkish

• Destiny

Perşembe günü Destiny's Child'ın yanındaki ilk gösteride.
في أستراحة ما بين الشوطين يوم الخميس مع فرقة "دستني تشايلد".

Görünüşe göre, Destiny uzak bir enerji sinyali algıladı.
يبدو أن (دستني) إلتقطت نوعاً ما من أشكال الطاقة

Destiny'nin görevine ne oldu?
واو، واو ماذا حدث لـ"(دستني) لديها مهمة"؟

Görünen o ki, Destiny'nin yakaladığı enerji sinyali...
تبين أن تلك الطاقة (التي إلتقطتها (دستني

Destiny'nin bilgisayarında bu dağılımların grafiğini çizecek bir program çalıştırıyorum umarım o zaman neler olduğunu daha iyi anlarız.
لقد جعلت حاسوب (دستني) يشغل برنامجاً يحاكي عكسياً هذه الأنماط العشوائية على أمل أن

Destiny simülasyonu bitirdiğini söylüyor.
إنها (دستني) تعلمنا أنها أنهت تجميع المحاكات

Destiny bağlantıyı koparıp FTL sıçraması yaptıktan sonra gidici olduğumu anladım.
(بعد إنفصال (دستني و قامت بالدخول إلى الفضاء الفوقي ظننت أنني هالك

Bunu söyleyeceğimi düşünmezdim ama Destiny'deki yemeği özledim.
لم أظن أبداً انني سأقول هذا (لكنني إشتقت للغذاء هنا على (دستني

Destiny'den enerji çekmişler çünkü çaresiz halde sadece eve dönmenin yolunu arıyorlarmış şimdi ise, eve dönmenin yolunu bulmuş olsalar da pilotsuz gemi tehdidinin bittiğinden emin olmadan bağlantı kurmaktan korkuyorlar.
(سحبوا الطاقة خارج (دستني لأنهم كانوا يائسين يبحثون فقط عن طريق لديارهم

Mekiğin Destiny ile birlikte FTL'ye sıçramasından farksız.
إنه حقاً غير مختلف (عن قفز المكوك إلى الفضاء الفوقي بـ(دستني

Mekiğin Destiny'den çok daha küçük olması ve bunu yapmak için tasarlanmış olması dışında ama biz yerleştirici geminin üç katıyız ve sadece işe yaramasını umuyoruz.
غير أن المكوك صغير كتلياُ (بالنسبة لـ(دستني و ليس مصمما لقعل ذلك

Pilotsuz gemiler, Destiny ve komuta gemisi arasına konumlandılar.
الآليون يتموضعون بين (دستني) و السفينة الآمرة

Lucian İttifakı Destiny'i ele geçirmek için geliyor.
(لوشيان الإتحادية) قادمون لأخد (دستني)

Üsteğmen, Destiny'e geri dönmenizi istiyorum.
ملازم، أحتاجك أن تتراجع (إلى (دستني

- Destiny'nin Çocuğu ile mi?
ـ مع فرقة "دستني تشايلد"؟

"Destiny." muhteşem bir isim.
"دستني). ذلك أسم رائع)."

Destiny'nin, yıldız sistemine girdiği andan itibaren, amacı buydu.
(هذا هو المبتغى من (دستني

Destiny, ben Telford. David, neler oluyor?
(دستني) معكم (تيلفورد)

- Destiny.
(دستني)

Destiny nerede?
أين (دستني)؟