| Her yapmak istediğin şey konusunda seni her zaman destekledim. | Open Subtitles | لطالماً دعمت قراراتك .. مهما كان الذي تريد فعله |
| En iyi arkadaşımdı, ve onu yaptığı her şeyde destekledim. | Open Subtitles | و كانت صديقتي المقربة و دعمت كل شيء قالته |
| İlişkimiz yürümedi, harika birini bulmuşsun, ...ona hep destek olmuşsun ve evleniyorsunuz. | Open Subtitles | نحن لم ننجح, أنت وجدت شخص عظيم دعمت عملها و الآن ستتزوجون |
| Dünya'da, su ortamlarında bu ve diğer şartlar milyarlarca yıl önce yaşamın ortaya çıkışına destek vermiş olabilir. | TED | أمّا على الأرض، فهذه الظروف وغيرها في البيئات المائيّة كانت قد دعمت نشوء الحياة قبل مليارات السنين. |
| Bütün partiler, toplumun her kesimi bunu destekledi. | TED | جميع الاطراف, جميع الفصائل في المجتمع , دعمت هذا |
| Çok sayıda çocuğun eğitimini destekledi ve okullara ulaşabilmeleri için bir çoğunu bizimle yaşamaya davet etti. | TED | هي دعمت تعليم عشرات الأطفال و دَعَت العديد للعيش معنا في منزلنا من أجل الذهاب إلى المدارس. |
| Hapishane postası mı açık bir şekilde mahkûmların propagandasını destekliyor. | Open Subtitles | إنحدار البيت الكبير؟ من الواضح بأنك دعمت دعاية السجناء هذه |
| Büyük haneler Cersei'ye karşı iddianızı desteklerse oyun kazanılmış demektir. | Open Subtitles | إذا دعمت العائلات الكبيرة (مطالبك ضدّ (سيرسي، فسوف تفوزي باللعبة. |
| John Edwards'ı destekledim. | Open Subtitles | لقد جئت إلى العاطفة المشبوهة. أنا دعمت جون ادواردز. |
| Ben Trump'ı destekledim çünkü dünyaya neşe getireceğini düşündüm. | Open Subtitles | انا دعمت ترامب لاني اعتقدت ان العالم سيكون أمتع |
| Elizabeth'in Micheal ile ittifak kurma kararını destekledim... ve diğer kararını da destekledim... bu insanları... o gezegene koymasını. | Open Subtitles | لقد دعمت قرار إليزابيث عن شكل ...التحالف مع مايكل ودعمت قرارها لوضع كل هؤلاء الناس على ذلك الكوكب |
| Onu o zaman da şimdiki gibi destekledim. | Open Subtitles | أنا دعمت لها ثم كما أفعل الآن. |
| Üyeliğinizi destekledim Bayan Florrick çünkü burada dürüst olacağınıza inandım. | Open Subtitles | أنا دعمت عضويتك، السيدة Florrick، لأنني اعتقدت أنك سوف تكون صادقة هنا. |
| Bebeği doğurması yönündeki kararını destekledim. | Open Subtitles | لقد دعمت قرارها بإنجاب طفل |
| Bildiğiniz üzere Kings Row son 70 yıldır Londra Elmas'a destek olmuştur ve bugün de farklı olmayacaktır. | Open Subtitles | كينغ رو, دعمت دائماً لندن للماس خلال سبعين عام |
| Hatırlatmama izin verin Başkan Hanım, işkence ve kötüye kullanmaların yasaklanmasına destek vermiştiniz.. | Open Subtitles | دعيني أذكرك سيدتي الرئيسة، لقد دعمت مشروع إدانة التعذيب |
| Babasının hemşiresi Sarah'ın annesine destek olmak için ifade verince küçük kızı buraya gönderdiler. | Open Subtitles | وعندما أكتشفت ممرضة الأب, ذلك دعمت أم سارة أرسلت الفتاة الصغيرة الى هنا |
| Hatta ulusal polis salgın çalışmalarımızı destekledi. | TED | وحتى الشرطة الوطنية دعمت عملنا خلال استجابة إيبولا. |
| Vakfımız 3. deneme aşamasına gelen ve birkaç ay içinde kullanılmaya başlanacak bir aşıyı maddi olarak destekledi. | TED | كما أن مؤسستنا دعمت لقاحاً يسير في المرحلة الثالثة من تجربته التي ابتدأت منذ شهرين |
| Uluslararası çapta gerçekleşen bu olaylar görüşümüzü destekliyor. | Open Subtitles | وهذه الأحداث الأخيرة حول العالم دعمت وجهة نظرنا |
| Amerika, Monako'yu desteklerse, işler karışacak. | Open Subtitles | لو أن (أمريكا) دعمت (موناكو)، ستتعقّد الأُمُور. |
| - Yani kelimeleri destekleyip desteklemediğinizden emin değilsiniz. | Open Subtitles | اذًا أنت لست متأكدًا ما إذا كنت قد دعمت هذه الكلمات او لم تفعل |