| "Doktor, derim kapkara ve farklı olduğumu düşünmeye devam ediyorum." | Open Subtitles | . دكتورة ، جلدى أسود وأنا أستمر بالتفكير أننى مختلف |
| Bu sen tıbbı bitirene kadar beklemem gerek demekse Doktor olmanı ve yapmak istediğin diğer şeyleri de beklemem gerekirse beklerim. | Open Subtitles | حتى اذا كان هذا يعنى ان انتظرك حتى تكملى تعليمك و تصبحى دكتورة و اى شئ اخر تودى فعله سافعله لكى |
| Chartwell Hastanesi'nde farklı renk gözleri olan bir Doktor yok. | Open Subtitles | لكن لايوجد أي دكتورة بعيون مختلفة موظفة حالياً في المستشفى |
| Julie de diplomasını alıyor, yakında o da Doktor olacak. | Open Subtitles | تعرف جولي ستحصل على شهادة دكتوراة قريبا ستصبح دكتورة أيضا |
| Doktor Healy sonra Ulusal Sağlık Kurumlarımızın ilk kadın direktörü oldu. | TED | دكتورة هيلي بعد ذلك أصبحت أول مديرة للمعهد الصحي الوطني |
| Doktor gerçekleri açığa çıkardıkça hastada doktora karşı bir nefret oluşur. | Open Subtitles | بصفتي دكتورة تبدأ بكشفحقيقةالمريض... قـالتبأنّالمريضيتطوّرتدريجياً، ثمّ عـادت وقـالت أن القلب يكره |
| Pekala, endişe etmeyin Doktor, kanepede uyuyacağım. | Open Subtitles | حسنـاً، دعكِ من القلق يـا دكتورة سأنـام على الأريكة |
| Belki siz Doktor, Tedaviyi üstlenmek ister misiniz? | Open Subtitles | ربما أنت يا دكتورة تتلطفين وتتولي الأمر؟ |
| Doktor, bu hayvanlar kirli. Kokuyorlar. Mikrop taşıyorlar. | Open Subtitles | دكتورة ، هذه الحيوانات قذرة ، إنها نتنه و حاملة لأمراض معدية |
| "Doktor, uçaklar beni tüm gece uyutmuyor saatler boyu kafamın üstünde çığlık atıp duruyorlar." | Open Subtitles | . دكتورة ، الطائرات تبقينى مستيقظاً طوال الليل . تصرخ فوق رأسى ، ساعة بعد ساعة |
| "Doktor, direksiyona geçince delice bir öldürme dürtüsü oluyor içimde." | Open Subtitles | . دكتورة ، عندما أكون خلف عجلة القيادة . يكون لدىّ رغبة جنونية للقتل |
| Teşekkürler Doktor Katz. Çok yardımcı oldunuz, hoşça kalın. | Open Subtitles | اشكرك دكتورة كاتز لقد كنت متعاونة جداً, مع السلامة |
| Ama işin aslı... ben gerçekte Doktor değilim. | Open Subtitles | ولكن حقيقة الأمر .. أنا لست دكتورة بالواقع |
| Siyah bir Doktor tarafından yönetilen, siyah insanlar tarafından çekip çevrilen, siyah insanlar için bir klinik. | Open Subtitles | عيادة للسود طاقمها من السود تتم إدارتها بواسطة دكتورة سوداء |
| Hem de Oregon'un sıcak bir yaz akşamında, Doktor Scully? | Open Subtitles | على أَحَرَّ, ليلة في صيف اوريغون دكتورة سكالي؟ |
| Haydi Doktor, bana yardımcı ol. | Open Subtitles | هيا يا دكتورة ساعدينى فى الخروج من هذا المأزق |
| - Olur, Doktor. İyi geceler. - İyi geceler. | Open Subtitles | ــ حسناً يا دكتورة, تصبحينَ على خير ــ تصبح على خير |
| Doktor olduğumda, aynı teklifi ben de başkasına yapacağım. | Open Subtitles | إنه عندما أصبح دكتورة سأقوم بتقديم العرض نفسه لشخصٍ آخر. |
| Ölüyor olmanın iyi tarafları da var Doktor. | Open Subtitles | أقولُ لَك، هُناكَ محاسِن للموت يا دكتورة |
| Bu kopyanın şehir için büyük bir tehdit oluşturduğunu biliyoruz Dr.Olham. | Open Subtitles | نعرف بأن النسخة شكّلت تهديد حقيقي إلى الشعب يا دكتورة اولهام |
| Ben zooloji doktoru değilim. Erkekleri ve dişileri ne bileyim? | Open Subtitles | لست دكتورة في علم الحيوان كيف أفرق بين الذكور والإناث؟ |
| Kendime dikkat etmiyormuşum gibi konuşuyorsun ama ben bir doktorum. | Open Subtitles | أنتِ تتصرّفين و كأنّي لا أعتني بنفسي لكن أنا دكتورة |
| Doc, buraya gel. | Open Subtitles | دكتورة تعالي الى هنا |
| Bir doktora göre yaşınız ufak görünüyor da, onu kastetmiştim. | Open Subtitles | إنني أعني فقط إنك تبدين صغيره على ان تكوني دكتورة |
| Doctor, bununla baş edebileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | دكتورة, لا أعتقد أن بِمقدورى أن أتحمَّل هذا. |
| Siz bir doktorsunuz. Bununla nasıl başa çıkacağınızı bilmeniz gerekir. | Open Subtitles | أنت دكتورة ويجب أن تكوني قادرة على حل مشكلتك. |
| - Sen Aşk doktorunun kahverengi gözlerini süzerken, ben de Galler için göz kırpıyorum, dostum. | Open Subtitles | أنا أطرف كقوة موجهة يا صاح بينما تتوجه بعينين متسعتين إلى دكتورة الحب ظننتها تبدو شاحبة |