Ölüm nedeni hakkında henüz bilgimiz yok ancak tüm cesetlerin kanı boşaltılmış. | Open Subtitles | ليس لدينا معلومات عن سبب الوفاة ولكن كل الجثث خالية من دمائها |
Eminim kızın bu kadar virüslü insan içinde gezmesine rağmen kanı hâlâ temizdir. | Open Subtitles | حسنٌ,أنا متأكد بعد التجول في هذا طبق بتري من الأنفلونزا, دمائها لاتزال نظيفة. |
kanını mı istiyorsun? Onunla işim bittiğinde şişe kapağını dolduracak kadar kan kalmayacak. | Open Subtitles | تحتاجين إلي دمائها عندما أنتهي منها لن يبقي ما يكفي ليملأ غطاء زجاجة |
Ama dökmeyeceğim kanını ne de kardan beyaz, mermerden pürüzsüz teninde bir iz kalacak. | Open Subtitles | .. و مع ذلك لن اسفط دمائها ولا عن تمزيق بشرتها النقية كالثلج و ناعم كمرمر القبل |
Toksik tarama, kanında alkol ve metamfetamine karışımı olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | تحاليل الدم تبين مزيج من المخدرات و الكحول في دمائها |
Onun kanının damarlarımda dolaşması... hayatın kendisinden daha tatlıydı. | Open Subtitles | دمائها كنت تجري في شراييني اجمل من الحياة نفسها |
Dişinin kanı erkeğin vücudunda dolaşarak ona ihtiyacı olan bütün gıdayı sağlar. | Open Subtitles | ..تدور دمائها في جسده لتزوده بكل احتياجاته الحيوية |
Vücudu bu kanı reddettiğinde, ki edecektir özrün destansı olsa iyi olur. | Open Subtitles | حين ترفض دمائها كيس الدماء، وهذا ما سيحدث، فيجدر أن يكون اعتذاركَ ملحميًّا |
Adamı bulduğumuzda tırnaklarının altında hâlâ kadının kanı vardı. | Open Subtitles | مازال دمائها موجودة تحت أظافره عندما وجدناه. |
Seni küle çevirmeden önce gözlerinin önünde kızın vücudundaki kanı son damlasına kadar içeceğim. | Open Subtitles | سأحرص على امتصاص بقيّة دمائها أمام عينيك قبيل احتراقك. |
Kimseyi görmedim. Zavallı kız! Bir vampir saldırmış ve tüm kanını emmiş. | Open Subtitles | يبدو وأنه قد هاجمها مصاص دماء ومص دمائها |
Ölümünden sonra tüm kanını almayı başardık. Bebeği tedavi etmeye yeterli olur. | Open Subtitles | بعد الوفاة، أمكننا أخذ كلّ دمائها وهو يكفي لمعالجة الرضيعة |
Kuruyana kadar kanını içtiler ve şişelediler. | Open Subtitles | وقاموا بشرب دمائها ووضعوا البقية في زجاجات |
Hazırlıklı olun hiç hoş görünmüyor. Tabutta bulduğumuz kan onunla uyuşmuyor. | Open Subtitles | وجدنا بعض الدماء على مدرأة السيارة، لكنها لا توافق فصيلة دمائها. |
Oraya gidip kan dökebilecek kadar güçIü ve çok kızgın bir cadıya açıklama yaptın ve ikna oldu. | Open Subtitles | إذا أنتِ تقولين أن ساحرة قوية وغاضبة كانت تخطط للذهاب إلي الخارقة لتسكب مكاييل قليلة من دمائها إلي أن.. ماذا؟ |
Onun kan örnekleri olmadan, deneyime yeniden başlamam gerek. | Open Subtitles | بدون عينة من دمائها .. فسأضطر لبدء تجاربى ثانية |
Çünkü kanında yılan zehri izlerine rastladılar. Tibet çıngıraklı yılanından. Bekle. | Open Subtitles | لأنّهم وجدوا آثار سم ثعبان في دمائها من عضّة أفعى تيبيتيّة. |
Hırsla yakıp yok ettiler, ondan ona saldırdılar ta ki San Venganza köyü kendi kanında boğulana kadar o terk edilmiş yerde ruhlar sonsuza dek tutsak oldu. | Open Subtitles | امتلكهم الجشع فانقلبوا على بعضهم حتى غرقت قرية سان فينجانزا في دمائها حبست أرواحهم في ذلك المكان |
Bir ameliyathane hazırlayın. Kendi kanında boğuluyor. | Open Subtitles | أخلوا غرفة عمليات إنّها تغرق داخل دمائها |
Onun kanının damarlarımda dolaşması... hayatın kendisinden daha tatlıydı. | Open Subtitles | دمائها كنت تجري في شراييني اجمل من الحياة نفسها |
Siperler, tüm kanına, çamuruna ve dehşetine rağmen hayatlar kurtardı. | Open Subtitles | مع كل دمائها وطينها ورعبها انقذت الخنادق الأرواح |
Eski çağlarda, bazı iğrenç canavarlar o kadar kötü ve korkunçtular ki onların kanından başka canavarlar ortaya çıkıyordu. | Open Subtitles | بعض وحوش العصور القديمة غاية في القذارة والبشاعة لدرجة أن دمائها تنتج وحوش أخرى. |
En belirgin özelliği, insanların kıtlık döneminde çocuklarını kendi kanıyla beslediğine inandığı bir pelikanın meşhur bir resmi. | Open Subtitles | تعرض لوحة شهيرة للبجعة التي كان الناس يعتقدون أنها قد تطعم صغارها من دمائها في فترة المجاعة |
Kurbanın kanındaki alkol oranına bakılırsa bu tarz yerlerden kaçırılmış olabilir. | Open Subtitles | بوجود نسبة الكحول تلك في دمائها ربما قد ذهب بها إلى أحد منهم |