"دوافعي" - Translation from Arabic to Turkish

• motive
• sebepler
• amaçlarım
• Nedenlerim
• dürtülerimi
• yaptıklarımın

Açıkca, ana motive edicilerimden biridir.
بصراحة, إنها أحد دوافعي الرئيسية

Ablanız ve Bay Bingley konusuna gelince, beni etkileyen sebepler yeterli görünmese de, bir dostuma yardım etmeye çalışıyordum.
أما عن مسألة أختك و سيد (بينجلي) رغم أن دوافعي بدت لكِ سطحية إلا أنها كانت في خدمة صديق

Evet, ama sizinle ilk bağlantıya geçtiğimde amaçlarım veya bu görevin tehlikesi konusunda pek dürüst değildim hatırlarsan.
نعم، ولكن إن تذكرت، فعندما جندتكم أولاً لم أكن صريحًا تمامًا بشأن دوافعي أو بشأن مدى الخطر المحتمل في هذه المهمة

Benim Nedenlerim tamamen bencilce.
إذْ أنّ دوافعي أنانيّة خالِصة.

"Neden hayvansal dürtülerimi, sürekli psikoanalitik kategorilere indirgiyorsun?"dedi, kadının sütyenini çıkarırken.
لماذا تحاولين دائماً تلخيص دوافعي الحيوانية في تصنيفات للتحليل النفسي؟

Ally, yaptıklarımın yanlış anlaşılabileceğinin farkındayım ama bana inanmalısın.
أحياناً دوافعي يُمكنُ أَنْ تَكُونَ مُسَاء فهم، لكن رجاءً إعتقدْني.

Beni motive eden sebepler bencilceydi. Atlantis keşif grubundan hiç bir haber alamadık.
دوافعي كانت أنانية، لم نسمع بأي خبر عن بعثة (أتلانتس)

- motive oldum .
-اعتقد بأن لدي دوافعي

Bak, benim başka amaçlarım olduğunu sanıyorsun.
اسمع أسأت فهم دوافعي الداخليه

Sorun değil. Nedenlerim hakkında kuşkucu olmakta haklı.
لها كامل الحق في الاشتباه في دوافعي

Gerçek şu ki, benim Nedenlerim bu konunun dışında.
الحقيقة أن ليست دوافعي شخصية

Nedenlerim eskiden çok temizdi.
{\pos(100,265)} "وأنا من كانت دوافعي صافية.

- Sadece dürtülerimi kontrol edebilmek istiyorum.
أريد فقط أن أكون قادراً على السيطرة على دوافعي أجل, ألا نريد كلنا هذا؟

Sahip olduğum tek şey, yaptıklarımın nedenlerini anlaması umudu.
الأمل هو كلّ ما لدي الآن... أمل أن يتفهّم دوافعي حين فعلت ما فعلت.