"دوما ً" - Translation from Arabic to Turkish

    • her zaman
        
    • hep
        
    her zaman görevimiz tehlikeye hazırımdır. Open Subtitles حسنا ً ، أنا دوما ً مستعدة للمهمة المستحيلة الجديدة.
    En azından bununla, her zaman orada olunacağına güvenebilirim. Open Subtitles على الأقل مع ذلك الأمر بوسعي دوما ً الإعتماد على بقاءه
    Bu her zaman böyle değildi. Open Subtitles ولما كانت ستستمع إليّ لم يكن الأمر كذلك دوما ً
    Sana hep sormak istemişimdir, geceleri neden yemek yiyorsun? Open Subtitles كنت دوما ً أريد أن أسألك , لم َ تأكل في الليل ?
    İçkili geziler ve artist davetlerinde hep en önde görülürsün. Open Subtitles من أجل سفرات السكر ودعوات الفنانين أنت دوما ً في المقدمة
    "her zaman" küçük bir çocuk için ne demektir ki? Open Subtitles كم المدة التي تعنيها "دوما ً" بالنسبة إلى طفل، بإعتقادك؟
    Evet, ama evlatlık verme yasaları asıl anneyi korumuyor mu her zaman annelik duygusunun kabarmasına izin var. Open Subtitles نعم، لكن أليست قوانين التبني تحمي الأم بالولادة؟ دوما ً تسمح بتغير في القلب
    Diğer tıp öğrencileri gibi her zaman yorgun olduğunu söylediler. Ama okul harcını peşin ödediğini söylediler. Open Subtitles قالوا أنها دوما ً كانت متعبة كأي طالب طب لكنها دفعت رسوم دراستها نقدا ً
    Ama her zaman yaptığım şey kolay yolu seçmek oldu. Open Subtitles لكن الأمر الوحيد الذي كنت دوما ً أفعله هو.. إتخاذي للطريق السهل
    her zaman kolay yolu seçmiş kolay ilişkileri. Open Subtitles كانت دوما ً تختار الطريق السهل العلاقة السهلة
    İkisi her zaman bir fırın açmaktan bahsederdi. Open Subtitles أترين، كانا يتكلمان دوما ً عن إنشاء مخبز سويا ً
    her zaman birilerinin ödül kazanmak için katıldığını sanıyordum. Open Subtitles أعني، كنت دوما ً أفترض أن شخص واحد مشترك بالأمر
    Gözleriniz açık, çevrenize karşı uyanık ve her zaman ayıların yakında olabileceğini düşünüyorsunuz. Open Subtitles أبقواأعينيكممفتوحة، كُونوا حذرين مِمَّا يُحيط بكم وكونوا مُتوقعِّين دوما ً حول إمكانية وجود دب بالقرب منكم
    her zaman bir sır, bir hikâye ya da... - Anlamıyorsun. Open Subtitles هناك دوما ً بعض الأسرار أو بعض الحكايات أو الأكاذيب
    Toplum meseleleri her zaman topluma açılamıyor. Open Subtitles دائرة الشؤون ... ... لا تستطيع دوما ً أن تنجز
    Önemli değil! her zaman bir çıkış yolu vardır. Open Subtitles ليس بالأمر الكارئي , كان الأمر ذلك دوما ً .
    her zaman planım vardır. Open Subtitles أسترخي ياصاح أنا دوما ً أملك خطه
    Bu Phoenix, o hep burada her zaman, böyle garip bakar. Open Subtitles هذا (فينيكس)، إنه دوما ً هنا دوما ً بذلك الشكل المهووس
    Bölündüğümüzde mahvolduk. Bu hep böyle olmuştur. Open Subtitles اذا تفرقنا انتهى أمرنا هكذا يتم الامر دوما ً
    Neden hep üzerime geliyorsunuz, beş dakika izin vermiyorsunuz? Open Subtitles لماذا تكونان دوما ً فوق رأسي، أليس هناك مانع لكما أن تتركاني لمدة خمس دقائق.
    O kitap her şeyi çözecek. Kitap hep değişiyor, yeni şeyler yazılıyor, eskileri siliniyor. Open Subtitles الكتاب دوما ً يتغير أمور جديدة تُدون وأمور قديمة تُمحى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more