"ذات قيمة" - Translation from Arabic to Turkish

    • değerli
        
    • değer
        
    • bir değeri
        
    • bir değerim
        
    • değeri olan
        
    • kıymetli
        
    • kıymete
        
    • kıymetlidir
        
    • hayatının bir önemi
        
    Mesaj zaten yazdırıldıysa neden Nadia şu anda bu kadar değerli? Open Subtitles إذا كانت الرسالة قد نُقلت بالفعل لماذا هي ذات قيمة ؟
    Acımasızca gelecek ama bugün burada az bile değerli bir hayatın yitirildiğini düşünmüyorum. Open Subtitles قد تبدو قسوة، لكني لا أعتقد أن حياة ذات قيمة قد فُقِدت اليوم
    Onlar pirinç döngüsünün bir parçasılar, ve bu yetenekler onlar için gelecekte çok değerli olacak. TED إنهن جزء من دورة الأرز. وهذه المهارات ستكون ذات قيمة لهن في مستقبلهن.
    Karını! Erkek kimisinin hayatında değer verdiği çok az şey vardır. Open Subtitles لايملك الرجل سوى أشياء قليلة تعتبر ذات قيمة في هذه الحياة
    Ama siz Hıristiyan olmayanlar için bir değeri yok. Open Subtitles لكنها ليست ذات قيمة لكم يا معشر غير المسيحيّين
    Bu güce dayanarak yatırım yapıp manyok kökünden nişasta gibi değerli ürünler ihraç etmeye başladılar. TED بناءً على هذه القوة، جذبوا الاستثمارات وبدؤوا في المعالجة، قدرتهم على تصدير منتجات ذات قيمة عالية مثل النشا من كسافا
    CU: Doğru. Hayır, bu kesinlikle doğru ve bu, sürücü asistan sistemleri çok değerli olmayacak demek değil. TED صحيح، لا هذا بالتأكيد صحيح ولا يجدر القول بأن القيادة المساعدة لن تكون ذات قيمة وفائدة.
    Bizim için çok değerli olan objeleri sakladığımız yerlerdir, sadece kendileri oldukları için onlara değer verdiğimiz yerlerdir. TED هي أماكن حين يمكننا أن نحتفظ بأشياء ذات قيمة بالنسبة لنا، حيث نحتفي بها بكونها ما هي عليه فقط.
    Bu şeylerin değerli olmasının tek sebebi böyle olması gerektiğine dair karar vermiş olmamızdır. TED السبب الوحيد لوجود قيمة لمثل تلك الأشياء هو أننا جميعًا قررنا أنها ذات قيمة.
    Diğer şey ise farklı veriler arasında ayırım yapmaya çabalıyoruz, çünkü bazı veriler oldukça değerli, ve bunlar pazara girmek için bariyer oluşturacaklardır. TED مسألة أخرى نحاول التمييز بين جميع أنواع البيانات لأن بعضها ذات قيمة عالية و تشكل عائقاً لدخول السوق
    Elbette ki birçok yatırımcı değerli hisseleri satmaya ve kişisel çıkarını gözetmeye hazırdır. TED وبالطبع، العديد من المستثمرين على استعداد لبيع أسهم ذات قيمة والسعي وراء اهتماماتهم الشخصية.
    - değerli olmalılar. - Bence de değerliler. Open Subtitles ـ لابد أن الصناديق قيمة ـ نعم هم ذات قيمة
    Ateşler, içerideki değerli eşyaların nerdeyse hepsini yakmış. Open Subtitles النار القريبة حرقت كل شيئ ذات قيمة بالداخل
    Alevler içeride değerli ne varsa yoketti. Open Subtitles النار القريبة حرقت كل شيئ ذات قيمة بالداخل
    Graham Wiles bu sürece daha fazla bileşen ekleyerek atık süreç işlemlerini değer yaratan projelere çevirmiştir. TED ام مؤسسة جراهام ويلز استمرت في وضع عناصر الى تلك العملية لكي تحول المخلفات الى مواد ذات قيمة
    Çok fazla enflasyon, bugün cüzdanınızda olan paranın yarın değer kaybedeceği anlamına gelir. O yüzden hemen harcamak istersiniz. TED التضخم بشكل كبير يعني أن الأموال التي في محفظتك اليوم ستصبح ذات قيمة أقل غدًا، مما يجعلك تريد إنفاقها على الفور.
    Hala bir değeri olduğunu farkettim. Open Subtitles أعتقد بأن الأمر لا يزال ذات قيمة كبيرة عندكم
    Korkarım senin için bir değerim yok. Open Subtitles -أخشى أنّي لست ذات قيمة لك
    Yonca ve kabayonca arılar için yüksek besin değeri olan bitkilerdir. TED فالبرسيم والفِصْفِصَة هي نباتات ذات قيمة غذائية عالية بالنسبة للنحل.
    Dediğim gibi, eğer iyi şekilde restore edilirse epey kıymetli olabilir. Open Subtitles كما كنت أقول ستكون ذات قيمة كبيرة إن تم استعادتها بشكل صحيح
    Onu daha sonra kıymete bineceği için tutuyoruz. Open Subtitles -إنّنا نحتجزها لأنّها ستكون ذات قيمة
    Bu dolaptaki kitapların çoğu çok kıymetlidir. Open Subtitles العديد من الكتب في هذه المكتبة ذات قيمة كبيرة للغاية
    Yani, işte, hayatının bir önemi olduğuna ikna et. Open Subtitles فقط كما تعلمين اقنعيه أنها ذات قيمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more