| halbuki onlar kesilmeye giden çoğu domuzdan daha yaşlıdır. | Open Subtitles | هو أكبر من الكثير من الخنازير التي يتم ذبحها |
| Keçi katledilemedi. | Open Subtitles | العنزة لم يتم ذبحها |
| Keçi katledilemedi. | Open Subtitles | العنزة لم يتم ذبحها |
| Yan taraftaki öküzün boğazı kesilmiş. Kanı kıza, kızınki de ineğe sürülmüş. | Open Subtitles | بقرة في الحظيرة القريبة تم ذبحها من الحنجرة |
| Annie Chapman isimli başka bir kurbanın da bilinmeyen bir saldırgan tarafından boğazı kesilmiş ve rahmi çıkarılmış." | Open Subtitles | ضحية اخرى كان اسمها آني شابمان تم ذبحها و استئصال رحمها من مجرم مجهول |
| Metnindeki kadının boğazı kesilmek üzere. | Open Subtitles | المرأة الموجودة في القصة على وشك أن يتم ذبحها |
| Baylar! Hepinizin boğazı kesildi. | Open Subtitles | ايها السادة أعناقكم كلها تم ذبحها |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 