"ذكر أنه" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahsetti
        
    • bahsetmişti
        
    • bahsetmiyorum
        
    • olduğunu söylemiyorum
        
    Ödül törenine katılamayacağından bahsetti. Open Subtitles لقد ذكر أنه لن يأتي الى حفل توزيع الجوائز
    Monte Cristo' nun bir dağıtımı beklediğini söylerken duyduğundan bahsetti. Open Subtitles ذكر أنه سمع أمير (مونتو كرستو) يقول إنه ينتظر شحنه
    Hiç bir kamyon gördüğünden bahsetti mi? Open Subtitles , أخبرني , هل ذكر أنه رأى شاحنة
    Şehirdeki toplantıda, Comedy Central'ı izlediğinden bahsetmişti. Open Subtitles في اجتماعنا، ذكر أنه شاهد عرضاً كوميدياً
    Karısının aldatmasından bahsetmiyorum bile. Open Subtitles أحد أبنائه سبب الحادثة دون ذكر أنه تعرض لخيانة
    Kıçımızı koltuğa koyduğumuz tek vakit olduğunu söylemiyorum bile. Open Subtitles ,بدون ذكر أنه الوقت الوحيد الذى نحصل به على وقت راحة .بالجلسة هنا
    Şaşkınlığını gizleyemediğinden günlerce nasıl ayık kaldığından bahsetti. Open Subtitles ذكر أنه تدين منذ أيام ما كان مفاجئا
    Eskiden polis memuru olduğundan bahsetti mi? Open Subtitles هل ذكر أنه كان شرطي
    Mısır ve kabaktan bahsetti. Open Subtitles ذكر أنه سيزرع الذرة والقرع
    Biliyorum, ama Beau ve ben onunla karşılaştığımızda sonunda satmaya karar verdiğinden bahsetti. Open Subtitles .. (أعلم ولكن عندما صادفناه أنا و (بو ذكر أنه حان الوقت لكي يبيع
    Tüm konuşmalarınızda, Laurel'ın çalıştığı hızlı-yiyecek restoranından yarım bir dairede yaşadığından hiç bahsetti mi? Open Subtitles فى جميع محادثاتك، هل ذكر أنه كان يسكن على بُعد نِصف جادّة من المطعم التى كانت (لورال) تعمل به؟
    Size yardımı olur mu bilmiyorum ama bir iş üzerinde olduğundan bahsetmişti. Open Subtitles لا أعلم إذا كان سيساعدكم هذا، لكنه ذكر أنه كان يتعقب شيئاً ما.
    Birinde, bir polis tarafından fotoğraflarının çekildiğinden bahsetmişti. Open Subtitles في واحدة منها ذكر أنه الشرطة قامت بأخذ صور له
    Bu akşam üzeri çok baskı altında olduğundan bahsetmişti. Open Subtitles لقد ذكر أنه كان تحت الكثير من الضغوط سابقاً هذا المساء
    Tüm zamanların en çok hasılat yapan filminden bahsetmiyorum bile. Open Subtitles دون ذكر أنه أحد أكثر الأفلام ربحا على الإطلاق،
    Onun sakalları zihnimde belirip dururken odaklanmanın ne kadar zor olduğundan bahsetmiyorum bile. Open Subtitles دون ذكر أنه من الصعب التركيز عندما تظل لحيته تظهر ببالي
    Karşılık vermenin imkânsızlığından bahsetmiyorum bile. Open Subtitles دون ذكر أنه من المستحيل رد الجميل
    Bu iğrenç bir genelleme. Kaba olduğunu söylemiyorum bile. Open Subtitles هذا تعميم جسيم، ناهيك عن ذكر أنه مهين تماماً.
    Komik bir piç olduğunu söylemiyorum bile. Open Subtitles دون ذكر أنه أيضاً واحد من المثلجات الوالدة المضحكة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more