O piçe kelepçeyi taktığında benim kamerayı hatırlat. | Open Subtitles | حينما تضع الأغلال في يديّ ذالك الوغد ذكّره بكاميرتي |
Ona iki iyilik yap, sonra da bize iyilik borcu olduğunu hatırlat. | Open Subtitles | قم بخدمتين له، ثمّ ذكّره أنّه يدين لنا بخدمة |
Bizi sessizlik içinde sarsan o kalıcı ve kadim güzelliği hatırlat ona. | Open Subtitles | ذكّره بصورة الجمال القديم ذاك الذي لا يمكن أن يُمسح الذي أثارنا، بصمت |
Ona meltemi hatırlattığını söyleyip durdu. | Open Subtitles | إستمرّ بقول كم ذكّره نسيم أو شيء. |
Binanın ona Almanya'yı hatırlattığını söylerdi. Porselen bebeklerin icat edildiği yeri. | Open Subtitles | قال أنّ البناء ذكّره بـ (ألمانيا)، حيث اُخترعت الدُمى الخزفيّة. |
Raja, kendini evini hatırlattığını söyledi. | Open Subtitles | "قال (راجا) بأنّ ذلك ذكّره ببيته" |
O yağmurlu öğleden sonrası hissettiğimiz korku ve özgürlüğü hatırlat ona. | Open Subtitles | ذكّره بالخوف والحرّية التي عشناها |
Lütfen ona Alderaan'a gitme konusunda Obi-Wan'ın Luke'a ne söylediğini hatırlat. | Open Subtitles | ذكّره رجاءً ماذا (أوبي وان) يخبر يخبر (لوك) بشأن الذهاب إلى (آلديران). |
Bana borçlu olduğunu hatırlat. | Open Subtitles | . ذكّره أنه مدين لي |
- Pekala. Eğer babanı görürsen Cohen'lerde saat yedide akşam yemeğine gideceğimizi hatırlat. | Open Subtitles | إذا رأيت والدك، ذكّره أننا سنتعشى عند آل (كوهن) في تمام السابعة |
hatırlat ona, Yüce Tanrım, o büyük, tek odalı yatakhanede,.. | Open Subtitles | ذكّره يالله، بتلك |
Ona bu odadaki diğer herkes gibi onun da benim bağlantımı kullandığını ve beraberce toptan fiyatına aldığımızı hatırlat. | Open Subtitles | الآن ، ذكّره بذلك ، مثل الجميع ...من في الغرفة أنه يستفيد من علاقاتي ومن سعر ...البيع بالجملة الذي نحققه باتحادنا - (هو يعرف ، بربّك يا (جو - |
hatırlat ona Severo. | Open Subtitles | ذكّره يا (سيفيرو). |