"ذلك اذا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Eğer
        
    • bunu
        
    bu yeni bişey değil Herkes böyle söylüyor şimdi Eğer hala seninle gelmemi istiyorsan söyle bana daha Sonra ne yapacaksın? Open Subtitles ذلك ليس بجديد كلّ شخص يقول ذلك اذا ما زلت لا اريد القدوم معك، بعد سماع ذلك عندها ماذا ستعمل ؟
    Ama şunu bil Eğer rahatsız istersen, onları yumruklamaya başlayabilirsin. Open Subtitles لكن اعلمي ذلك اذا شعرتي بعدم الراحة ابداً ابدأي بالضرب
    Fakat daha da merakladım, Eğer bunu başarabiliyorlarsa başka neleri yapabilirlerdi? TED و لكن كان لدي فضول أن أعرف ماذا يمكن ان يفعلوا غير ذلك اذا كان يمكنهم فعل هذا؟
    Ve bunu değiştirmenin tek yolu kendi işimizi yapıp kendi fikirlerimizle gelmeye başlamak. Open Subtitles والطريقة الوحيدة لتغيير ذلك اذا بدأنا بالقيام بأعمالنا الخاصة ونبدأ نقترح افكارنا الخاصة
    bunu da "kötü" takip ediyor. bunu tekrar kontrol edersem, liste kaymaya başlıyor, ve gerçekten de elde edilen binlerce duygu var. TED وبعد ذلك اذا ذهبت الى هنا، تبدأ القائمة بالتمرير، وهناك في الواقع آلالاف المشاعر التي تم تجميعها.
    Ve Eğer sevdiğiniz bir şey görürseniz, bunu Robot'unuza indirebilir, ve programı çalıştırarak robotun bunu gerçek hayatta yapmasını sağlayabilirsiniz. TED وبعد ذلك اذا كان لديك شيء تحبه، يمكنك تحميله على روبوتك وتنفيذه في الحياة الواقعية, تشغل البرنامج بالحياة الواقعية.
    Eğer burada içeceksen, bunu takdir ederim tabi diğer müşterileri rahatsız etmeyeceksen. Open Subtitles اذا, اذا كنت ستشربها هنا ساقدر ذلك, اذا لم تضايق الزبائن
    Sanıyorum. Eğer insan hakettiğini hissediyorsa. Open Subtitles أفترض ذلك اذا كان الشخص يعتقد بأن الآخر يستحقه
    Eğer arayı kapatıp peşine girersek bizim olabilir. Open Subtitles مع ذلك اذا أمكننا تضييق الفارق و أصبحنا أقرب فسننال منهم
    Eğer arayı kapatıp peşine girersek bizim olabilir. Open Subtitles مع ذلك اذا أمكننا تضييق الفارق و أصبحنا أقرب فسننال منهم
    Daha da rahatsız edici olanı... Eğer haklıysam... bu Craven'ın onunla işbirliği yaptığı anlamına gelir. Open Subtitles هجمة قوية جدا ذلك اذا كنت محقة يعني ان كريفين بالتأكيد معه
    Dahası Eğer bu kadar büyük bir balık yakalarsan geri kalan ömrün boyunca hava atabilirsin... Open Subtitles علاوة على ذلك اذا امسكت بسمكة كبيرة مثل هذة انت يمكن ان تفتخر بة لبقية حياتك
    Eğer elimde olsaydı daha önce gelirdim. Open Subtitles كنا لنعود الى هنا أسرع من ذلك اذا كانت الأحداث سمحت لنا
    Daha sonra, Eğer uygunsuz bir hareket yaptığımı düşünüyorsan, ne yapman gerekiyorsa yapabilirsin. Open Subtitles بعد ذلك, اذا كنت تشعر أننى تصرفت بشكل غير مناسب, افعل ما يجب عليك فعله
    Yolunu bulmak zorunda, ancak bunu yapmak için yalnız bırakılırsa bunu yapması daha olası. TED سيضطرون لإيجاد طريقهم لكن من المرجح حدوث ذلك اذا تركت وشأنها للقيام بذلك
    Bunny'nin kim olduğunu ve onu nereden bulabileceğimi söylerseniz, bunu seve seve yaparım. Open Subtitles سأسعد بفعل ذلك اذا قلت لى من هو بانى وأين أجده
    Benim bunu kimseye söylemediğimi kimseye söylemezsen, kimseye söylemem. Open Subtitles حسنا سوف انساة ولكن ذلك اذا نسيتى مافعلتة بكى من سخافات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more