Normal sayılanı biliyorsunuz, en iyi arkadaşınıza kimseye söylememek için söz verdiğiniz bir sırrı ağzınızdan kaçırdığınızda çuvallarsınız ve o en iyi arkadaşınız karşınıza geçer ve korkunç tartışmalara girişirsiniz, ama sizi hasta eden bu duyguyu atlatırsınız ve O hatayı bir daha yapmayacağınızı söylersiniz. | TED | تعرف النوع الصحي, عندما تكشف سرا اخبرك صديقك ان لا تكشفه وبعدها يكتشف أمرك ثم يواجهك صديقك وتواجه مناقشة فظيعة, وفي النهاية الشعور المتعب يدلك وتقول, لن افعل ذلك الخطأ مرة اخرى. |
Çünkü eğer sen O hatayı yapsaydın o zaman verdiğin tüm diğer kararları da sorgulaman gerekirdi. | Open Subtitles | لأنك إذا أرتكبت ... ذلك الخطأ لقد كان قرار مشكوك به |
Belki Bu hatayı düzeltmeye çalışıyordur. | Open Subtitles | لجريمة غير مرتبطة او انه مات ربما يحاول ان يصحح ذلك الخطأ |
Bu hatayı yapmana müsaade edemem. | Open Subtitles | لا يُمكنني أن أسمح لكَ باقتراف ذلك الخطأ مجدّدًا. |
- Bu hata sis nedeniyle telegraf... ..tarafından yanlış yorumlandı | Open Subtitles | اشاره لاسلكيه قد ترجمت خطأ بسبب الشبوره كان ذلك الخطأ |
Bu hatanın neticesinde olan her şey öldürülen herkes, mahvolan her ilişki. | Open Subtitles | كلّ شئ قد حدث نتيجة ذلك الخطأ كلّ شخص مات بسبب ذلك الخطأ وكلّ علاقة تمّ إفسادها بسبب هذا الخطأ |
Hayatlarının en büyük davasında böyle bir hata yapmak... | Open Subtitles | أعني، إرتكاب ذلك الخطأ في أكبر قضية بحياتهم. |
Aynı hatayı bir daha yapmayacağım. Hele de söz konusu çocuklarımken. | Open Subtitles | لذا لن أرتكب ذلك الخطأ مرّتين، قطعًا ليس مع ابنتيّ. |
O hatayı düzelteceğim. | Open Subtitles | وسوف أقوم بتصحيح ذلك الخطأ الآن. |
Yani, önceden bir kez ihanete uğramış. O hatayı bir kez daha yapmayacakmış. | Open Subtitles | لم يكن يرغب بإقتراف ذلك الخطأ مُجدداً. |
O hatayı bir kere yaptım ve tekrar yapmayacağım. | Open Subtitles | أرتكبت ذلك الخطأ مرة ولن أكرره ثانيةً. |
O hatayı bir daha yapamayacaklar. | Open Subtitles | لن يرتكبوا ذلك الخطأ ثانية. |
- Herkes Bu hatayı yapıyor. | Open Subtitles | اهدأ يا صغيري. الجميع يرتكبون ذلك الخطأ. |
Şimdi Bu hatayı düzeltebilirim üniversiteye giderek, ya doğru seçim buysa? | Open Subtitles | لذلك الآن لدي الفرصة لتصحيح ذلك الخطأ بالعودة إلى الجامعة ماذا إذا كان ذلك الخيار الصحيح؟ |
Bu hatayı daha önce bir kez yaptık ve bedeli çok ağır oluyordu. | Open Subtitles | ،فعلنا ذلك الخطأ مرّة قبل ذلك وكاد يهلكنا |
Ve bir daha Bu hatayı yapmayacaksın. | Open Subtitles | وهذه هي المرة الأخيرة التي سترتكب فيها ذلك الخطأ يا أخي |
Bu hata hayatına mal oldu. Ama sana bir şey söyleyeyim. | Open Subtitles | وكلّفه ذلك الخطأ حياته، لكن دعني أخبرك بشيء. |
Bu hata hayatına mal oldu. Ama sana bir şey söyleyeyim. | Open Subtitles | وكلّفه ذلك الخطأ حياته، لكن دعني أخبرك بشيء. |
Bu hatanın bedelini ödemediğini düşündün. | Open Subtitles | تؤمن بأنه لم يدفع ثمن ذلك الخطأ |
Bir daha böyle bir hata yapmayacağıma söz veriyorum. | Open Subtitles | أعدك أنني لن أرتكب ذلك الخطأ مجدداً. |
Bu hatayı bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أرتكب ذلك الخطأ ثانية. |