Madam Rice'ın Mösyö Lazarus'un zenginliğini gözümüze sokması, pek hoş bir davranış oldu. | Open Subtitles | "لقد كان ذلك جميلاً من السيدة "رايس بأن تضع أمر ثروة السيد "لازروس" أمامنا بتلك الطريقة . أليس كذلك ؟ |
Madam Rice'ın Mösyö Lazarus'un zenginliğini gözümüze sokması, pek hoş bir davranış oldu. | Open Subtitles | "لقد كان ذلك جميلاً من السيدة "رايس بأن تضع أمر ثروة السيد "لازروس" أمامنا بتلك الطريقة . أليس كذلك ؟ |
Demek Kaptanın masasında yiyeceğiz çok hoş bir teklif. | Open Subtitles | طاولة القبطان، يبدو ذلك جميلاً. |
Bu fotoğraflar farklı yerlere yerleştirildi ve pek çoğu işe yaradı. Çok ama Çok güzeldi. | TED | ووضعت هذه الصور في أماكن مختلفة كثيرة، وعاد العديد منهم، وكان ذلك جميلاً جداً جداً. |
Çok güzeldi. Hey, bana bir bira atar mısın? | Open Subtitles | .كان ذلك جميلاً هلاّ رميت لي بيرة؟ |
Çok güzeldi bu arada, dansın. | Open Subtitles | كان ذلك جميلاً على فكرة أقصد رقصك |
Ama hoş bir manzara değildi, değil mi? | Open Subtitles | كان ذلك جميلاً أليس كذلك؟ أوه |
Bu Çok güzeldi, değil mi? | Open Subtitles | حسناً,كان ذلك جميلاً أليس كذلك ؟ |
Çok güzeldi kızlar, teşekkürler. | Open Subtitles | ذلك جميلاً يافتيات, شكراً لكن. |
Ve bu Çok güzeldi. | Open Subtitles | و قد كان ذلك جميلاً |
Selam. Bu Çok güzeldi. | Open Subtitles | كان ذلك جميلاً. |
Çok güzeldi. | Open Subtitles | لقد كان ذلك جميلاً. |
Çok güzeldi. | Open Subtitles | لقد كان ذلك جميلاً للغاية. |
Çok güzeldi. | Open Subtitles | كان ذلك جميلاً للغاية |