"ذلك لا أحد" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kimse
        
    • kimsenin
        
    Bilmiyorum ama umarım biri vardır. Kimse yalnız kalmayı sevmez. Open Subtitles لا أدري، أتوقع ذلك لا أحد يحب أن يكون وحيداً
    Harikayım ama Kimse farkında değil. Kimse bilmiyor. Open Subtitles أنا عظيمة، لكن لا أحد يعرف ذلك لا أحد يعرف ذلك
    Bence bestekar bunu takdir ederdi. Kimse bilmeyecek. Open Subtitles أعتقد أن الملحن سيقدر ذلك لا أحد سيعرف بذلك.
    292 metre derinlikte ve hiç kimsenin bilmediği bir yerde keşfedildi. TED وجرى استكشافه حتى عمق 292 متر وبعد ذلك لا أحد يعرف أي شيء.
    Bu kimsenin kolay kolay fiyat biçemeyeceği hayat boyu bir güvence. Open Subtitles الأن هذا بأكمله جيل من الضمان ذلك لا أحد يستطيع أن يضع قسيمة السعر عليه
    Bizde bunu kullanırız. Saklanalım ve Kimse bizi farketmesin. Open Subtitles نحن يمكن أن تغطي أنفسنا ذلك لا أحد يستطيع أن تعترف بنا.
    Daha önce de danışmanları oldu. Kimse ona ne yapacağını söyleyemez. Open Subtitles لقد كَانَ عِنْدَهُ مُستشارونُ قبل ذلك لا أحد يملي على بيل ما يفعله
    Kendini bu durumdan kurtarmalısın. Seninle Kimse konuşamıyor. Open Subtitles يجب ألا تغضبي من ذلك لا أحد يمكنه التحدث معكِ
    Şunu da bil ki, onu Kimse ne kaçarken görmüş ne de ölen bir adamın çığlıklarını duymuş. Open Subtitles إعرف أيضا ذلك لا أحد إنشر مهاجم الهروب، ولا سمع نداءات الرجل المحتضر.
    Herkese olayı büyük bir savaşçıdan duyduğumu söyledim, yoksa bir kadına Kimse kulak asmazdı. Open Subtitles أنا كان لا بُدَّ أنْ أُخبرَ كُلّ شخصَ انى سمعت تلك الخطة من محارب عظيم ما عدا ذلك لا أحد كان سيستمع الى امراة
    Bunu hatırlamaması gerekirdi! Kimse hatırlamamalıydı! Open Subtitles ليس من المفترض لها أن تتذكر ذلك لا أحد ينبغي له
    Bu çok doğal. Bunu hiç Kimse durduramaz. Kimse doğanın önüne geçemez. Open Subtitles إنه طبيعي , ولا أحد يمكنه ايقاف ذلك لا أحد يمكنه ايقاف الطبيعة , ليس حتى أوه , آسفة , ما الذي كنت تتحدث عنه ؟
    Kimseyi tanımıyordum ve Kimse onun hakkında konuşmazdı. Open Subtitles أنا لا أعرف شخص واحد ومع ذلك لا أحد يتحدّث عنه
    Kendi üzerine bahse girmenin korkutucu olduğunu biliyorum, ama sen girmezsen, Kimse de girmez. Open Subtitles أعلم أنه مخيف أن تراهني على نفسك لكن إن لم تفعلي ذلك لا أحد سيراهن عليك
    Kimse yalnız kalmayı sevmez. Open Subtitles لا أدري، أتوقع ذلك لا أحد يحب أن يكون وحيداً
    Haklısın, ben bile bilmiyorum. Büyükbabanın haricinde hiç Kimse bilmiyor. Open Subtitles هذا صحيح، حتى أنا لاأعرف ذلك لا أحد يعرف سوى جدي
    Dünyada kimsenin sahip olmadığı bir ayrıcalığa sahip olacağım. Open Subtitles نعم، أنا يمكن أن آخذ فائدة ذلك لا أحد ما عدا ذلك على الأرض يمكن أن يأخذ.
    O, kimsenin anlamadığı harikulade bir adam gibiydi. Open Subtitles هذا الرجل الرائع ذلك لا أحد فهم. نوع مثلك؟
    Peki neden kimsenin duymadığı eski bir cinayet kopya edilsin ki? Open Subtitles والذي ينسخ قتل غامض... ذلك لا أحد المستوي جدا سمع عنه؟
    - Alman birlikleri kimsenin umut etmediklerini umut ediyorlar Open Subtitles لم يتوقعوا ذلك لا أحد كان يتوقع ذلك
    Dünyada başka kimsenin yapamayacağı özel bir şeyi yapabildiğinizi gösterin. Open Subtitles وهم يمكن أن تفعلوا شيء خاص ذلك لا أحد في العالم يمكن أن يفعل...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more