"ذهبوا إلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • gittiler
        
    • gitmişler
        
    • a gitti
        
    • gitmişlerdi
        
    • gittiklerini
        
    • giden
        
    • gittiğini
        
    • gitmişti
        
    • gitmişlerdir
        
    Bankalara, kafeteryalara, huzurevlerine, Çin lokantalarına ve tren istasyonlarına gittiler. TED ذهبوا إلى البنوك، المحلات، دور العجزة، المطاعم الصينية ومحطات القطارات.
    McDonald'sa gittiler orada oturdular, uzun zamandır ilk kez birbirleriyle konuştular, birbirlerini dinlediler. TED ذهبوا إلى ماكدونالدز وجلسوا وتحدوثوا وسمعوا بعضهم البعض للمرة الأولى منذ فترة طويلة.
    Bir keresinde pikniğe gitmişler ve hiçbir çocuk elini tutmamış. Open Subtitles عندما ذهبوا إلى نزهة لم يرد أى طفل أن يمسك يده
    Sullivan'ların hepsi iki gün önce Barbados'a gitti. Open Subtitles (كل عمال بيت (سوليفان) ذهبوا إلى (باربادوس منذ يومين
    Bir sorumlulukları olduğunu söylediler, çünkü okula gitmişlerdi, bir kazançları vardı. TED لقد أوضحوا أن لديهم مسؤولية لأنهم ذهبوا إلى المدرسة و كان لديهم ربح.
    Ama eğer tahmin etmem gerekirse, onların toplamaya gittiklerini söyleyebilirim. Open Subtitles لكن إن كنت سأخمن، فسأقول أنّهم ذهبوا إلى هناك للانتقاء.
    Tren istasyonuna giden akrabalarına neler olduğunu tahmin edebiliyorsunuz. TED يمكنم أن تخمنوا ما حدث للأقارب الذين ذهبوا إلى محطة بروكسل للقطارات.
    - Cahil cühelaların müzeye gittiğini bilmiyordum. - Ne? Open Subtitles لم أعلم أن الغير مثقّفين ذهبوا إلى المتاحف.
    - Bankaya gittiler, öyle değil mi? - Sen, neden söz ediyorsun? Open Subtitles لقد ذهبوا إلى المصرف، أليسوا كذلك ما الذي تتحدّث عنه بحق الجحيم؟
    Hepsinin çok çok mutlu olduğu büyük bir çiftliğe gittiler. Open Subtitles ,. ذهبوا إلى مزرعة كبيرة حيث يعيشون سعيداء جدا جدا.
    O yüzden yemek için restorana gittiler, Ian'ın korsan arkadaşları da vardı. Open Subtitles لذا ذهبوا إلى مطعم للعشاء مع البعض من لصّوص الكومبيوتر أصدقاء إيان
    Kuzey kutbuna ya da Nanuk'un geldiği yer her neresiyse oraya gittiler. Open Subtitles لقد ذهبوا إلى القطب الشمالي أو إلى أي مكان نانوك جاءت منه
    Böylece depolarına gittiler ve fazla olan bütün mobilyalarını topladılar, bana kap kaçak, battaniye ve diğer her şeyi getirdiler. TED لذا ذهبوا إلى خزانتهم وجمعوا كل الأثاث الزائد لديهم وأعطونى قدور ومقلات وبطاطين كل شئ
    Bugün ortaya çıkmazlarsa, Okazaki'ye gitmişler demektir. Open Subtitles إذا لم يظهروا اليوم، فلابد بأنهم ذهبوا إلى أوكازاكي.
    Belli ki bizimkiler yanlış yere gitmişler. Open Subtitles أعنى , من الواضح أنهم ذهبوا إلى نقطة تلاقى خاطئة
    En azından evlilik danışmanına gitmişler. Open Subtitles حسناً، على الأقل ذهبوا إلى الطبيب الأستشاري لحل مشاكلهم.
    Tüm Rus fahişeler L.A., New York veya Vegas'a gitti sanıyordum. Open Subtitles ظننتُ أن جميع العاهرات الروسيات ذهبوا إلى (لوس أنجلوس)، (نيويورك) و (فيغاس)
    Evi sağlam kaldı, fakat onlar, festivale gitmişlerdi ve göçük altında kaldılar. Open Subtitles منزله بقي سالماً لكنهم ذهبوا إلى الإحتفال ودفنوا تحت الأنقاض.
    Ben onların, High Ground'a gittiklerini düşünüp avunuyorum. Open Subtitles مايصبرني هو اعتقادي بانهم ذهبوا إلى الجنه.
    Meksika'ya giden ve Lenin'le Stalin'in silah arkadaşı Trotsky'nin kafasına kazmayı geçirenlerin aynı kişiler olup olmadığını merak ediyorum. Open Subtitles ما أتساءل ما إذا كانوا نفس الأشخاص الذين ذهبوا إلى المكسيك ووضعوا الفأس في جمجمة
    Çünkü herkes anne ve babamın cennet gittiğini ve her zaman... bize baktıklarını söylemeye devam ediyor. Open Subtitles لأن الجميع يقولون دائماً أن أبي و أمي ذهبوا إلى الجنة و ينظرون إلينا بإشفاق
    Tanıdığım biri gitmişti, ama ben gitmedim. Open Subtitles لديّ أصدقاء ذهبوا إلى هناك, لكنني لم أذهب قط
    Televizyonları yoksa, maçı televizyonda seyretmek için Tahran'a gitmişlerdir belki. Open Subtitles لأنه لايوجد لديهم تلفاز، ذهبوا إلى طهران ليشاهدوا المباراة على التلفاز.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more