Ve ben de kafasına bir kurşun sıktım ama kalbi atmaya devam etti. | Open Subtitles | و أنا وضعت رصاصة فى رأسها و لكن قلبها لم يكف عن النبض |
Birini mi öldürdüm yoksa bu silahı Onun kafasına mı nişan almalıyım? | Open Subtitles | هل يجب على قتل شخص ، أم على التصويب فى رأسها ؟ |
Küpesi bile vardı. Normalde başını dengesi bozulacak. Diye takmaz. | Open Subtitles | الأقراط المستوية، التي تَمِيلُ إلى التَفادي بينما يَجْعلونَ رأسها يَتدلّى. |
Gelin ağzına siyahı dayayıp kafası uçurdu ve sonra geri geldi. | Open Subtitles | لقد أطلقت العروس النار على نفسها وفجرت مؤخرة رأسها ثم عادت |
Ona yok olmasını söyle. Eğer kafasının uçmasını istemiyorsa tabi. | Open Subtitles | قل لها ان ترحل, إلا إذا كانت تريد نسف رأسها |
Bu deli şey, Aggie'yi öldürdü, kafasında bir delik açtı. | Open Subtitles | هذا الشئ المجنون قتل ، أجى صنع ثقباً فى رأسها |
Annesini, evin dışında, kafasından yaralanmış ve karnı kesilmiş bir şekilde buldu. | Open Subtitles | وجد أُمه الحبيبة خارج الكوخ ، رأسها نصف مقطوع و بطنها مبقور |
Partnerinin onu bağladığını söyledi, kolları başının üstünde ayakta ve bir barın üzerinde bacaklarını açmış klitorisine baskı gelecek şekilde duruyordu. | TED | أخبرتني بأن شريكها قيّد ذراعيها فوق رأسها كهذا، كانت واقفةً ثم عدّل من وضعها حتى تعتلي قضيبًا يضغطُ على بظرها هكذا. |
başına senin gibi yardıma ihtiyacı olan adamlarla çalışarak aldığı bir ödülle vurdun.. | Open Subtitles | أنت حطمت رأسها بالجائزة التي فازت بها للعمل مع رجال مثلك، تحاول مساعدتهم |
Ama Onun anısına bu yıl küçük bir kız bulup kafasına basacağız. | Open Subtitles | نحن في طريقنا للعثور على فتاة صغيرة و نسحق رأسها هذا العام. |
Ardından onu eve götürüp suyun altında iyice sabunladım ve kafasına masaj yaptım sonra bir havluyla kuruladım. | TED | ثم أخذتها لمنزلها وطليتها بالرغوة في الحمام ودلكت فروة رأسها وجففتها بالمنشفة. |
Kalemimi aldım ve kafasına çizim yapmaya başladım ve ona bir taç çizdim. | TED | أخذت قلمي، وبدأت أرسم على رأسها رسمت لها تاجا. |
Sonra kızın başını okşamış, ona su vermiş ve kızı yatağa yollamış. | Open Subtitles | ولقد طبطب على رأسها وأعطاها كأس الماء البارد ولقد أرسلها الى سريرها |
Michelle başını sallayıp evet derdi ben de başımı çevirip uyurdum. | Open Subtitles | تستَعملُ رأسها لإيماء وقَول نعم وتعودت ان أدير رأسي وأعود للنوم |
Güzel başını eğsin ve zamanı geldiğinde hak ettiğini alacağını bilsin. | Open Subtitles | أخبريها أن تبقي رأسها منخفظاً، ،وعندما تصبح جاهزة ستأخذ ما تستحق |
Eğer kafası fırıldak gibi dönüp kurt kadına dönüşürse bir tanığa ihtiyacım olabilir. | Open Subtitles | أحتاج شاهداً في حال بدأ رأسها يدور في الأرجاء أو تحولت إلى مستذئبة |
Gelin ağzına siyahı dayayıp kafası uçurdu ve sonra geri geldi. | Open Subtitles | لقد أطلقت العروس النار على نفسها وفجرت مؤخرة رأسها ثم عادت |
Orada hayatı bitmişti ama kafasının içinde... bir chiple bu zamanda. | Open Subtitles | لقد أنتهت مدة صلاحيتها، لكن فى رأسها مخزون ذاكرة لهذا الوقت |
Maggie üç şey yaptı: Dikkat verdi, ne olduğunu hatırladı ve bunu aklında tutup kafasında bir şablon oluşturdu. | TED | وقامت ماجي بثلاثة أشياء: كانت لابد أن تنتبه، وكانت لابد أن تتذكر ما حدث وكان عليها أن تحفظ مسارًا في رأسها وتحدده. |
Oldukça başarılı bir kongre üyesi olan Gabby Giffords'ı buldum, kafasından vurulmuştu. | TED | وجدت أنه كانت هناك عضوة في الكونجرس الأمريكي ناجحة بدرجة كبيرة، غابرييل جيفوردز التي أطلقت النيران على رأسها. |
İki tane de başının arkasından yemiş. Etti sana dört kurşun. | Open Subtitles | اطلق عليها مرتين ثانية في رأسها . بما مجموعة اربع طلقات |
Çünkü asıl yapmaya çalıştığım Arkadaki o kauçuk bitkisini Onun başına bir at kuyruğu olarak oturtmak. | TED | وما أكون أفعله هو أني أحاول أن أجعل شجرة التين التي في الخلفية تبرز من رأسها كربطة ذيل الحصان. |
Süper kahraman kostümünüze girmek ve Onun yüksekliğine uçmak için harcayacağınız her saniyede, başı kaldırıma o kadar daha yaklaşır! | TED | كل ثانية تضيعها بالتغيير الى زي البطل الخارق الذي لك و الطيران الى ارتفاعها رأسها اصبح قريبا جدا من الرصيف |
Bela seni bulursa, peşinden gidersin ve o sana aynısını yapmadan önce sen Onun kellesini koparırsın. | Open Subtitles | وبعد ذلك إذا وجدتك المشكلة تلاحقها و تضربها على رأسها قبل ان تفعل نفس الشيء إليك |
Bn. Dewey bunu duydu, ve kafasını umutsuzca salladı diğer yandan iş arkadaşları birbirini destekledi ve onaylarcasına kafa salladı. | TED | لقد سمعت السيدة ديوي هذا وهزت رأسها محبطة بينما كان باقي المدرسين يشجعون بعضهم البعض ويهزون رؤوسهم موافقة لما يقال |
Hayır, ne bir saniye ne başka bir oyun istiyorum Onun beynini uçuracağım. | Open Subtitles | إنتظر لحظة لا مزيد من الثوانى لا مزيد من الألعاب سوف أفجر رأسها |
başından vurulduğu için ayağın kayık pozisyonda durması normal. | Open Subtitles | لو انها تلقت رصاصة في رأسها لابدا انها تدحرجت علي هذا الوضع |