"رأينا ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • gördük
        
    Bunu Birleşik Krallık'ta da gördük, Rusya'da da, Birleşik Devletler'de de ve 2015 yılına kadar, Kanada'da da. TED لقد رأينا ذلك في المملكة المتحدة، رأيناه في روسيا، رأيناه في الولايات المتحدة حتى عام 2015، هنا في كندا.
    Bunu Mumbai olaylarında gördük. Şu an haber gönderme, okumaktan çok daha kolay. TED رأينا ذلك في أحداث مثل مومباي مؤخراً حيث من السهل جداً إرسال تقرير الآن بدلاً عن إستهلاكه
    - Daniel'da olanları gördük. - Diğer varlıkların yardımıyla. Open Subtitles رأينا ذلك يحدث مع دانيال بمساعدة كائنات قوية أخرى
    Olay bu. Aynı şeyi geçen yıl başkanlık seçimlerinde de gördük. Open Subtitles ذلك موجود، لقد رأينا ذلك في الانتخابات الرئاسية الماضية
    Gözlerimizle gördük, defterin gücü gerçek! Open Subtitles لقد رأينا ذلك فعلاً ، قوة المذكرة حقيقية
    Hayal edebileceğimiz herhangi bir şekil, biçim veya formda. Biz onları bizzat gördük. Open Subtitles بأي حال , أو بأي هيئة ممكن نتخيلها لقد رأينا ذلك بانفسنا
    Kara Perşembe günü tek çalışan uydudan olayları gördük. Open Subtitles نعم ، اسمع ، نحن نحن رأينا ذلك من القمرالصناعي الوحيد الذي عمل في ذلك اليوم
    Siz televizyonda gördük. Hey, hanımefendi, sizin neyiniz var? Open Subtitles لقد رأينا ذلك على التلفزيون يا سيّدة ما الخطب معك؟
    Gözlerimizle gördük, defterin gücü gerçek! Open Subtitles لقد رأينا ذلك فعلاً ، قوة المذكرة حقيقية
    Bulmacanın bir parçası olabilir. Bunu daha önce de gördük. Open Subtitles لكن من الممكن أن تكون قطعة من الأحجية، لقد رأينا ذلك من قبل
    Ama sonra o çılgın suikastçinin pusu kurduğunu gördük ve bir şeyler yapmak zorunda kaldık. Open Subtitles ولكن رأينا ذلك القاتل المجنون يحوم حولك وعلمنا انه يتوجب علينا فعل شئ
    Çok tuhaftı. Bunu gördük. - Sepet değiştirme mi? Open Subtitles لقد رأينا ذلك الشيء إشارة اليد ، تبديل الحقيبة
    Evet, güvenlik kamerasında gördük. Open Subtitles نعم، رأينا ذلك القدر على اللقطات الأمنيّة.
    Bunu defalarca gördük. TED وقد رأينا ذلك مرارًا وتكرارًا.
    Ve bunu cep telefonlarında gördük. TED وسبق أن رأينا ذلك في الهواتف النقالة.
    GC: Unutmayalım, bunu solda, Bernie Sanders'ta da gördük. TED جريتشين كارلسون: ولكن لا تنسى أننا رأينا ذلك من اليسار أيضا -- بيرني ساندرز.
    Suç işlemeyi orada öğrenmiştir. Bunu daha önce de gördük. Open Subtitles هناك حيث أصبح مجرماً، رأينا ذلك كثيراً
    - Ölü. Evet, öyle. Olanı gördük. Open Subtitles ميت نعم , نحن نعرف رأينا ذلك يحدث
    Bunu tamamen olduğu gibi gördük,... ...şu an ayakta kalan tek kule İkinci Kule,... ...daha biraz önce bir numaralı Kule'de,... ...bir tür patlama olduğunu gördük, Kule'nin üstünden... ...çok fazla duman çıktı ve sonra Kule, aşağıdaki caddelerin üzerine doğru çöktü. Open Subtitles نحن رأينا ذلك فى البرج الثانى فى البرج المتبقى رقم 1 رأينا أنفجار و دخان خرج من قمة البرج وبعد ذلك إنهار على الشوارع بأسفله
    İntihar etmiş. Her şeyi gördük. Open Subtitles لقد كان انتحاراً جميعنا رأينا ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more