Coca-Cola'nın yönetim kurulu başkanı bunun yüzlerce ünitesini, gelişen dünyada, test etmeyi onayladı. | TED | وافق رئيس مجلس إدارة كوكاكولا للتو للقيام بإختبار كبير للمئات من الوحدات من هذا في العالم النامي. |
Kurul başkanı olmana şaşmamalı. Jeannie, yönetim kurulu başkanı nedir bilir misin? | Open Subtitles | لا عجب في أنك رئيس مجلس الإدارة جيني، أتعلمين من هو رئيس مجلس الإدارة؟ |
Tabii ki Ekonomi Fakültesi Uzmanlar Konseyi Başkanı, Konsey'in Hükümet'e önermek istediği uzun vadeli perspektifler ve stratejilerin ana özelliklerini en azından bu noktada sunabilirse çok iyi olacaktır. | Open Subtitles | بالطبع ستكون ميزة إذا كان رئيس مجلس خبراء كلية الإقتصاد في هذه المرحلة سيقدم على الأقل السمات الرئيسية |
Sadece oraya gitmekle kalmadım, ayrıca yönetim kurulu başkanıyım. | Open Subtitles | لم أذهب هناك فقط ولكن تصادف أن أكون رئيس مجلس الإدارة |
Evet, evet, evet. Konsey Başkanı. | Open Subtitles | صحيح صحيح صحيح رئيس مجلس النواب |
Hattımızda CEO Şirketi genel müdürü John Rivers var. | Open Subtitles | جون ريفرز رئيس مجلس إدارة شركة شوت صباح سعيد عليك يا جون صباح الخير يا مات |
Teşekkür ederim, müdür bey. | Open Subtitles | شكرا لكم، رئيس مجلس. |
İnançlı Leydi İlkokulu Yönetim kurulu başkanı olmam ihtimali yüzünden. | Open Subtitles | مع احتمال أن تكون سيدة من مدرسة الإيمان الابتدائية الإدارة رئيس مجلس الإدارة. حسنا، والاستماع، |
Orta-Galaktik Sanat Onur kurulu başkanı kendi bacaklarından birini kemirerek hayatta kalmayı başarmıştır. | Open Subtitles | أربعه من مستمعينه ماتوا بنزيف داخلى و رئيس مجلس الفنون النبيلة النصف مجرية نجا عن طريق قضم إحدى قدميه من مكانها |
Yardımcı Papazlar kurulu başkanı olarak bu sabah acil durum toplantısı düzenledim. | Open Subtitles | بصفتي رئيس مجلس الشمامسة دعوت لاجتماع طارئ هذا الصباح |
Yardımcı Papazlar kurulu başkanı olarak bu sabah acil durum toplantısı düzenledim. | Open Subtitles | بصفتي رئيس مجلس الشمامسة دعوت لاجتماع طارئ هذا الصباح |
-Tekrar ediyorum, Komutan Hale konuşuyor, Kelowna Savunma Konseyi Başkanı, Yıldız Geçidi Komutanlığı'nı arıyor. | Open Subtitles | رئيس مجلس دفاع كيلونا اطلب قيادة ستارجيت |
Kendisini Komutan Hale olarak tanıttı, Kelowna Savunma Konseyi Başkanı. | Open Subtitles | هذا الرجل عرف نفسه على أنه القائد هيل رئيس مجلس دفاع كيلونا |
Ben de saygısızlık etmek istemem evlat ama ben hâlâ yönetim kurulu başkanıyım. | Open Subtitles | مع فائق احترامي يا بنيّ، لا أزال رئيس مجلس الإدارة. |
Evet, Grup Konsey Başkanı. | Open Subtitles | أجل، رئيس مجلس مجموعة |
Leland Janus CEO, Connex Petrol | Open Subtitles | ليلاند جانوس رئيس مجلس إدارة شركة نفط كونيكس |
Sizi uyarıyorum, müdür bey. | Open Subtitles | أحذّرك، رئيس مجلس. |
Eğer Sözcü olacaksam, arkamda sen varken daha rahat uyurum. | Open Subtitles | سأقول هذا، إن كنت رئيس مجلس نواب سأرتاح أكثر في نومي وأنت ملازم أول |
Sayın başkan, izin verirseniz size yardımcı olayım. | Open Subtitles | السيد رئيس مجلس القضاء الأعلي فضلا إسمح لي بمساعدتك |
Şahsen en çok lise öğrenci kurulu başkanını uydurma intihal iddialarıyla koltuğundan ettiğini anlatan haberi beğendim. | Open Subtitles | مفضلتي تلك التي تتعلق بكيفية الإطاحة برأس رئيس مجلس الطلاب في الثانوية بفضيحةٍ ملفقة للإنتحال. |
Tam da eğlenceden ümidimi kesmişken, Temsilciler Meclisi Mali Tedbirler Komitesi Başkanı teşrif etti. | Open Subtitles | تماماً عندما تخليت عن الأمل بالتسلية إنه رئيس مجلس وصاحب اللجنة اللئيمة |
Yönetim kurulunun başkanı ve Kral bu akşam çok zalim görünüyorlar. | Open Subtitles | رئيس مجلس الإدارة و تبحث الملك الجبار يعني هذه الليلة . |
Ya da XYZ yönetim kurulu başkanının XYZ'yi kapatmaya karar vermesi mi? | Open Subtitles | أو عن رئيس مجلس المجموعة تقرّر أن الوقت قد حان للتخلّص من المجموعة؟ |
Micah nakil komisyonunun başındaydı. | Open Subtitles | كان (مايكا) رئيس مجلس زراعة الأعضاء |
Geçen hafta Blessed Sacrament'ın nakil komisyonu başkanına gönderilmiş. | Open Subtitles | في الأسبوع الماضي رئيس مجلس زراعة الأعضاء بمستشفى (بليسيد ساكرامينتد) استقبل هذه |
Russel Franklin. Chimera Eczacılık genel müdürü. | Open Subtitles | كارتر بلاك ، رسل فرانكلن رئيس مجلس ادارة شركة كمبيرة لصناعة الأدوية |