| Bu sabah yetişkin olmak bana düştü galiba. | Open Subtitles | هذا الصباح يدفعنى لأكون راشدة أليس كذلك؟ |
| Tüm kalbimle, bir anda büyüyüp yetişkin olmayı ve buradan çekip gitmeyi dilemeye başladım. | Open Subtitles | بدأت تتآكلني الرغبة في أن أكبر وأكبر حتى أصبح فجأة راشدة بما يكفي لأهرب من المنزل |
| Giles, her konuda haklıydın. yetişkin gibi davranmamın zamanı gelmişti. | Open Subtitles | جايلز , لقد كنت محقاً بشأن كل شيء لقد حان الوقت , لقد كنت راشدة |
| Burada bir bardayız ve senin yeni arkadaşımla konuşma hakkıma saygı göstermen gerekiyor ve bu arada ben artık bir yetişkinim. | Open Subtitles | مع أصدقائي الجدد في الحانات وبكل حال، فأنا راشدة |
| Sen artık bir yetişkinsin Josie. Başarılısın. | Open Subtitles | أنتي راشدة الآن ياجوزي أنتي ناجحة |
| Ve bir sonraki gece, Natalie'yi yemeğe götürdüm... o mantıklı şeyi yapmak için. | Open Subtitles | الليلة التالية اخذت ناتلي للقيام بأمور راشدة |
| İyi ki yetişkin sivilcem varmış! | Open Subtitles | الفضل يعود إلى حبوب الشباب التي ظهرت وأنا راشدة |
| Tabi, gözlerine sim süren ve üç kez başarısız olmuş bir adama aşık bir yetişkin kadın. | Open Subtitles | نعم، أنها إمرأة راشدة بعينان متلألئة وواقعة في حب فاشل ذو 3 زيجات |
| yetişkin biri olduğun için söylemek bana düşmez, her istediğini yapabilirsin-- | Open Subtitles | حسناَ إنه ليس موضعي للحكم وأنت فتاة راشدة |
| Tek sorun ise, bir yetişkin olduğumu düşünmeleri. | Open Subtitles | المُشكلة الوحيدة هي انهم يظنون اني راشدة |
| Artık benim bir yetişkin olduğumu ve canımın istediğini yapacağımı anlamaları gerekiyor. | Open Subtitles | يجب عليهم ان يفهموا أني راشدة وهذا ماسوف أقوم به , وما أريد أن أفعله. |
| yetişkin bir kadın bana, doğarken öldüğünü sandığım kızım olduğunu söyleyince hayatımın şokunu yaşadım. | Open Subtitles | لم أتفاجأ في حياتي كما عندما إمرأة راشدة تخبرني أنها الطفلة التي توقعت موتها |
| Bilemezsin de, yetişkin değilsin. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ، لأنّكِ لستِ راشدة حتى الآن.. |
| Tüm günümü yetişkin şeyleri yapmaya çalışarak geçirdim, ve şimdi başladığım yere geri döndüm. | Open Subtitles | لقد قضيت اليوم بأكمله أحاول أن أكون راشدة تجاه أمور والآن نفذ منيّ |
| Seni küçük, aptal, çocuk gibi ve hislerini bir yetişkin gibi kontrol edemeyen biri gibi hissettirecek kadar kötüdür umarım. | Open Subtitles | سيئة بما يكفي لتشعري بأنكِ وضيعة وحمقاء وغير ناضجة وغير قادرة على التحكم بمشاعرك كإمرأة راشدة |
| Duş rafı kullanmayacağım, çünkü ben yetişkin bir kadınım ve bir yurtta yaşamıyorum. | Open Subtitles | حسناً .. أجل أنا لا أستخدم علبة الدش لأنني امرأة راشدة .. |
| Ben artık bir yetişkinim. Kendime bakabilirim, tamam mı? | Open Subtitles | أبي، أنا فتاة راشدة الآن وأستطيع الاهتمام بنفسي، حسناً؟ |
| Yani ben bir yetişkinim, ve yıl 2015, ve ben bir kadınla birlikte olmak istediğimi kabul etmeye hazır değilim. | Open Subtitles | أعني، أنا بالغة راشدة ونحن في عام 2015 ولست جاهزة للاعتراف أنني أريد أن أكون مع امرأة |
| Sen bir yetişkinsin, anne. İstediğini yapabilirsin. | Open Subtitles | أنت راشدة يا أمي، يمكنك أن تفعلي ما شئت |
| Halkı için iyi olanı yapmaya çalışan mantıklı biriyim ben. | Open Subtitles | انا شخصية راشدة احاول القيام بالصواب لصالح شعبي. |
| Kesinlikle olgun biri, o yüzden yetiskin Koruma Servisini arayacagïz. | Open Subtitles | حسنا .. إنها راشدة لذا أظن علينا أن نقوم بإبلاغ دائرة حماية الراشدين |
| reşit olduğum gün buradan öyle bir hızla gideceğim ki onlara neyin çarptığını bile anlayamayacaklar. | Open Subtitles | في نفس اليوم الذي سأصبحه فيه راشدة سأخرج من هذا المكان بسرعة و لن يستطيعوا معرفة مكاني |
| Bir: Ben de Werth gibi mantıklıyım. | Open Subtitles | واحد، كـ(ويرث) أنا راشدة. |