"ربة منزل" - Translation from Arabic to Turkish

• ev kadını
• bir ev hanımı
• ev kadınını
• ev hanımıyım
• bir ev kadınıyım
• evde
• evkadını
• ev kadınıydı
• ev hanımının
• bir ev kadınının
• ev hanımıydı
• ev kadınına
• ev hanımıdır

Bir ev kadını olarak, kimçi almak için parayı çarçur etmemeliyim.
كـ ربة منزل .. ينبغي عليّ أن لاأضيع المال لشراء الكيمتشي

Demek istediğim normal bir ev kadını gibi davranmayı öğrenmelisin.
سيجب عليك أن تتعلمى لتكونى ربة منزل في الضواحي

Bu kişi kendini orta sınıf bir ev hanımı olarak tanımladı.
الشخصية الأولى صُنفَت على أنها ربة منزل من الطبقة الوسطى.

Kötü bir şey yapmış olan orta halli bir ev hanımı.
بداية موفقة إنها ربة منزل من الطبقة المتوسطة إقترفت أمراً سيئاً، أمراً تشعر بذنبٍ كبير حياله

Yeni yetme bir kız uğruna terkedilen paspal ev kadınını mı oymamamı istiyorsun benden?
هل تريد منى أن ألعب دور ربة منزل رثة ، يلقى بها من أجل امرأة شابة ؟

Bunları nereden uyduruyorsunuz bilmiyorum, bayım ama ben 45 dakikalık oryantasyona gönüllü bir ev hanımıyım ve arkeologlarla ilgili pembe diziler izliyorum.
لا أعلم ما هو مصدر معلوماتك يا سيدي ولكن أنا ربة منزل متطوعة حاصلة على 45 دقيقة من التوجية و قرأت الرواية الرومانسية الساخرة التنقيب عن الحب

Böyle giyiniyorum çünkü ben bir ev kadınıyım.
ارتدي بهذه الطريقة لاني ربة منزل

O ev kadını. Alışveriş yapmış.
إنها ربة منزل و لكنها تقوم بشراء الأشياء

Tıpkı ihtiyatlı bir ev kadını gibi, ayrılacağım gün için... her şeyi hazır ettiğini görmek ferahlatıcı değil mi?
هو ليس مستريح لرؤيتها مثل ربة منزل متعفنة تجعل كل شئ مستعد لرحيل زوجها؟

Adam tamirci, kadın ev kadını.
والدهما يعمل ميكانيكياً ووالدتهما ربة منزل

Evli bile değiliz ama güya kusursuz bir ev kadını olmamı istiyor.
‫يبدو كما لو أنه يريد مني أن أكون ‫ربة منزل مثالية، ولم نتزوج بعد

O sürtük lanet bir ev kadını. Hiçbir şey onun altında falan değil.
تلك العاهرة مجرد ربة منزل لعينة وليست أسمى من ذلك

Böylece her şeyinle ilgilenen bir ev hanımı olabilirdi.
أو قل لها بأنه لا يهمك لو أصبحت ربة منزل

Vermontlu 30 yıllık bir ev hanımı nasıl burada yakalandı?
كيف تم اعتقالها هنا؟ بينما ظلت ربة منزل لثلاثين عام في فيرمونت

Tamam. Mimi'nin banliyöde yaşayan minibüse binip veli toplantılarına giden bir ev hanımı olmayacağını sen daha iyi bilirsin.
حسنا , تعرف أكثر من غيرك أن ميمي لم تكن لتصبح ربة منزل في حي ما

Bir ev kadınını davet etmeyeceklerine eminim.
أنا متأكد أنهم لايريدون أن يدعو ربة منزل

İster evde olsunlar, ister çalışma hayatının içinde bu hissi zaman zaman yaşamayan bir kadın olduğunu sanmıyorum.
لا أعرف امرأة، سواء ان كانت ربة منزل أم كانت من القوى العاملة، لم تشعر بذلك في وقت ما.

Ben C.F.O'yum. Hobi için bu işi yapan bir evkadını değil.
أنا المدير المالي ، ولست ربة منزل في حاجة لفرس صغير

Son tattığım, yanlızlık çeken bir ev kadınıydı.
هيا آخر نصف ثاني لي لم تكن أكثر من ربة منزل وحيدة

Bu, gençliğini korumaya çalışan bir ev hanımının durumu değil.
لستُ... ربة منزل تحاول بيأس التمسك بشبابها.

Televizyona yakışır bir ev kadınının şeker çubuklarından sanat yaptığını mı görüyorum?
أأرى ربة منزل تصنع فناً من عيدان الحلوى؟

Babam hayatı boyunca şehirde işçi olarak çalışmış. Annem ise ev hanımıydı.
كان والدي عامل في المدينة طوال حياته. وكانت والدتي ربة منزل.

Beni itaatkar bir ev kadınına dönüştürmek istemeleri.
هو أنهم جميعاً يريدون تحويلي الى ربة منزل خاضعة

Dünyanın en iyi ev hanımıdır o.
إنها أفضل ربة منزل في العالم.