Evet, güzel sabahından laf açılmışken ne kadar güzel olduğunun bir kısmını görmüş olabilirim. | Open Subtitles | أجل, بشأن نهارك الرائع ربما رأيت قطعة صغيرة من روعته |
- Bilmiyorum. Fotoğrafını bir yerde görmüş olabilirim ve devrelerim çakışmıştır. | Open Subtitles | ربما رأيت صورتها بمكان ما وحدث عبور بالدوائر الخاصة بى |
Bunlardan daha önce görmüş olabilirim. | Open Subtitles | ربما رأيت الكثير من ذلك من قبل |
Hoş geldin paketinizdeki kuponu görmüşsündür. | Open Subtitles | ربما رأيت القسيمة في حزمة الترحيب التي تلقيتها. |
Eylülde oradayken bir şey görmüşsündür belki. | Open Subtitles | ربما رأيت أمراً ما حين كنت هناك - في سبتمبر مثلاً؟ |
- Bu eşkale uyan birini görmüş olabilirim. | Open Subtitles | ربما رأيت أحد ما يطابق هذه المواصفات |
Evet, Asher'ı başka bir erkeği öperken görmüş olabilirim. | Open Subtitles | نعم ربما رأيت (آشر) يقّبل فتى آخر |
Bir adamı görmüş olabilirim! | Open Subtitles | ربما رأيت رجل واحد! |
Belki sen benim aradığım şeyi görmüşsündür. | Open Subtitles | ربما رأيت ما كنت أبحث عنه. |
Belki televizyonda görmüşsündür. | Open Subtitles | ربما رأيت ذلك على التلفزيون. |
Gözyaşlarımı görmüşsündür. | Open Subtitles | ربما رأيت دموعي- نعم- |