"رجعة" - Translation from Arabic to Turkish

    • dönüşü
        
    • dönüş
        
    • sonsuza
        
    • dönmemek
        
    • dönülemez
        
    • yoktur
        
    • dönüşün
        
    • geri gelmedi
        
    Üzgünüm, Fry. Ama korkarım ki Leela dönüşü olmayan bir komada. Open Subtitles انا اسف فراي لكن يبدو انها في غيبوبة لا رجعة منها
    Bir elma kara deliğe girdiğinde evrenden ayrılıyormuş gibi görünür ve tüm kuantum bilgisi geri dönüşü olmayan bir şekilde kaybolur. TED حين تهوي تفاحة في ثقب أسود فإنها تبدو كما لو أنها خرجت من الكون، ونفقد دون رجعة كل معلوماتها الكميّة.
    Belliki dönüşü olmayan hipotermiden dönmeyi başarmıştı. TED لانه من الواضح سيكون قد تعرض إلى إنخفاض درجة حرارة جسمه بصورة لا رجعة فيها
    Sen, o olamazsın. Seni pencereden attık. Oradan dönüş yoktur. Open Subtitles لايمكن ان تكون انت فلقد قذفنا بك من النافذة حيث لا رجعة
    Bulun onu. Havalanmadan önce, Hassan dönüş olmadığını biliyordu. Open Subtitles منذ ان غادرت الطائرة فان حسن اصبح لديه يقين انه لا رجعة في ذلك
    sonsuza kadar gitti ve kimse bunun farkında değil. Open Subtitles . . لقد ذهب إلى غير رجعة ، و لا أحد يفهم ذلك
    Atmosfer taneciklerinin gezegenin yerçekiminden kurtulup dönmemek üzere uzaya gidecek kadar enerjisi vardı. TED جزيئات الغلاف الجوي لديها طاقة كافية للإفلات من جاذبية الكوكب، هاربةً إلى الفضاء بلا رجعة.
    Çok büyük geri dönülemez bir hata yapmanın eşiğindesiniz Sayın Başkan Yardımcısı. Open Subtitles أنت على وشك صنع خطأ لا رجعة فيه ، السيد نائب الرئيس.
    Düşüncesi bile heyecanlandırıyor. Yani...dönüşü olmayan bir şey. Open Subtitles أعنى أن هذا يثير قلقى فعلا هذا قرار لا رجعة فيه
    Sen, sen değilsin. Seni pencereden attık. Geriye dönüşü yoktur. Open Subtitles لايمكن ان تكون انت فلقد قذفنا بك من النافذة حيث لا رجعة
    Bunu söylemek istiyorum çünkü bir kere yapıyoruz dersen bunu geri dönüşü yok. Open Subtitles حسنًا ولكن يجب أن تنطقيها لكنكِ إن قلتها فلا رجعة أبدًا
    Umutsuzca, geri dönüşü olmayan bir şekilde âşığım ona. O bunu hiç bilmese de. Open Subtitles أنا واقع في حبها بدون أمل وبدون رجعة أكثر مما تعرف هى
    Umutsuzca, geri dönüşü olmayan bir şekilde âşığım ona. O bunu hiç bilmese de. Open Subtitles أنا وافع في حبها بشكل يائس وبدون رجعة أكثر مما تعرف هى
    Onları içeri bıraktıktan sonra geri dönüş yok! Open Subtitles حالما تضع أولئك السفلة في صندوق البريد فلا رجعة
    Anladığınız gibi bu durumdan dönüş yok. Open Subtitles و في الجانب العملي ، و كما تدرك أنت فإنه لا رجعة فيها
    Ve yarın, seçimden sonra yanlış tarafta isen geri dönüş olmayacak. Open Subtitles وغداً،بعد التصويت إذا قمت باختيار الفريق الخاطئِ لن يكون لك رجعة بعدها
    Çünkü bunu yaparsan, geri dönüş olmaz. Open Subtitles لتخبريه عنا ؟ لأنكِ إن فعلت فلا يوجد خط رجعة
    Ama çok sevdiğin birinin sonsuza kadar ölmüş olması ve geri dönmesi ihtimâli ne kadardır ki? Open Subtitles حسنا , لكن ما هي الفرص , كما تعلمين أن أحدهم تحبه بشدة يذهب تعتقد بلا رجعة
    Dünya'nın yaralarını sarması milyonlarca yıl sürdü, ve iyileştiğinde, devasa dinozorlar gitmişti, asla geri dönmemek üzere. Open Subtitles استغرق الأمر ملايين السنين لتسترد الأرض عافيتها وعندما فعلت كانت الديناصورات قد ذهبت , إلى غير رجعة
    Elementleri doğadan ayırıyor ve onları geri dönülemez bir vaziyete sokuyoruz. TED فنحن نفصل العناصر من الطبيعة ثم نحولها إلى حالة لا رجعة فيها.
    Yenileme işlemi yavaş, tersinmez ve bilinen bir tedavisi yoktur. Open Subtitles تطور الانتكاسة بطيء ولا رجعة فيه وليس هناك علاج معروف
    Bir kez güneşten vazgeçip geceye adımını attığın anda, bir daha dönüşün olmaz. Open Subtitles بمجرد توديعك للشمس، وإختيار الليل، فلا يوجد رجعة.
    "Valerie gitti ve geri gelmedi. "Babamız her gece sarhoş oluyor. Open Subtitles "فاليري) غادرت بلا رجعة)، وأبونا يعاقر الخمر حتّى ينام ليلًا"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more