Kuralları biliyorlar. Sadece iki kişi dövüşebilir. | Open Subtitles | انهم يعلموا القواعد رجلان فقط هم من يتقاتلوا |
Onlar kuralları biliyorlar. Sadece iki kişi dövüşebilir. | Open Subtitles | انهم يعلموا القواعد رجلان فقط هم من يتقاتلوا |
Onlar kuralları biliyorlar. Sadece iki kişi dövüşebilir. | Open Subtitles | انهم يعلموا القواعد رجلان فقط هم من يتقاتلوا |
Benim anladığım şu Sadece iki erkek yatak odama girebilir kocam ve doktor. | Open Subtitles | حسناً، أنا أتفهم هذا رجلان، رجلان فقط سيدخلا غرفة نومي زوجيو الطبيب |
Tamam ama bu dünyada senin tüm kusurlarını bilip yine de seni sevecek sebepler bulan Sadece iki erkek var. | Open Subtitles | حسناً، لكن هنالك رجلان فقط يعرفان كل عيوبكِ و يحبانكِ رغم هذا |
Avusturya'nın Sadece iki adamı var. İzlanda'nın yedi. | Open Subtitles | النمسا لديها رجلان فقط هنا وأيسلندا لديها سبعة رجال |
Sadece iki kişinin öğrendiği bir sır, ve o iki kişiden biri artık yaşamıyor. | Open Subtitles | رجلان فقط يعرفاه وبات أحدهما ميتًا الآن |
Bu Sadece iki kişilik bir iş. | Open Subtitles | لماذا ؟ انها مهمة رجلان فقط |
Bu Sadece iki kişilik bir iş. | Open Subtitles | انها مهمة رجلان فقط |
Ben Sadece iki adam tutmuştum. | Open Subtitles | استأجرت رجلان فقط |
Sadece iki nöbetçi varmış. | Open Subtitles | كان يتولى الحراسة رجلان فقط. |
Üzgünüm, ahbap, bu dünyada güvendiğim iki kişi var. | Open Subtitles | . أسف أيها الزعيم, لكن هناك رجلان فقط أثق بهم |
Benim haricimde dünyada onu bir şekilde yakalayabilen iki kişi var ve tahmin edin neredeler? | Open Subtitles | وبصرف النظر عنِّى هناك رجلان فقط في العالم واللذان تمكنا من قبل من تتبعه فعلا بدون أي نجاح وخمنوا ماذا |