"رجلاً آخر" - Translation from Arabic to Turkish

• başka bir adamla
• başka birini
• başka bir adam
• başka bir adamın
• bir erkek
• başka biriyle
• başka bir adamı
• Başkasıyla
• başka bir erkekle
• başkasını

Bu dinleme hikayesi ve duruşma sayesinde kız başka bir adamla tanıştı.
بسبب التصنت والمحاكمة قابلت الفتاة رجلاً آخر

Oğlumu korumak için başka birini ölümcül bölgeye gönderdim.
وضعت رجلاً آخر في خطر هالك لكي ينقذ أبني

Eğer oybirliği ile karar alınırsa. Ama komitede başka bir adam istiyorum.
لو كان القرار مُجْمَعٌ عليه , لكنني أريد رجلاً آخر في اللجنة

Tıpkı ilk kez başka bir adamın hayatını aldığım günkü gibi.
و وضعته حول رقبتي كما حدث بالضبط يوم قتلت رجلاً آخر

Hayatına başka bir erkek girmesi on yıl sürmüştü.
قد مرّت عشر سنوات قبل أن يدخل رجلاً آخر في حياتها

Harika. Cumartesi tekrar buluşacağız. Ama başka biriyle daha görüştüğünü öğrendim.
رائعة، سنخرج مجدداً يوم السبت لكنني اكتشفت أنها تواعد رجلاً آخر

Tecavüze uğramaktan yeni kurtulan bir kız iki saat sonra başka bir adamı yatağıma davet etmez.
من كادت أن تغتصب يستحيل أن تدعو رجلاً آخر لفراشها

Seni Başkasıyla görmektense, ölünü görmeyi yeğlerim.
أفضــل أن أمــوت أو أراكي تموتــي على أن تكونـي مع رجلاً آخر

Ölümü görebilirsin ama asla başka bir erkekle olmayacağım.
يمــكن أن ترانـي ميتــة لكــن لـن ترانـي ابداً مع رجلاً آخر

başka bir adamla yatmış bir kadın gibi görünmüyordu.
لم تبدو و كأنها امرأة ضاجعت للتو رجلاً آخر

Annem bardan başka bir adamla daha gelirse ne olacak?
لكن ماذا إن أحضرت أمي رجلاً آخر من الحانة؟

Karım, Şangay'a gelmemizden iki gün önce başka bir adamla kaçtı.
لقد هربت زوجتي مع رجلاً آخر قبل يومين من موعد مغادرتنا لـ "شنغهاي".

başka birini asla öldürmezdim.
لستُ عاطفياً بما فيه الكفاية؟ لن أقتل رجلاً آخر

Kocana başka birini sevdiğini ve onunla ülkeyi terk edeceğini söyle.
أخبري زوجكِ أنك تحبين رجلاً آخر وأنك ستغادرين البلاد معه

Bu gece başka birini öldürdüğünü biliyor muydun?
هذا من دواعي سروري. أكنت تعلم أنها قد قتلت رجلاً آخر الليلة؟

Ama kararda anlaşalım. Ancak komitede başka bir adam istiyorum.
لو كان القرار مُجْمَعٌ عليه , لكنني أريد رجلاً آخر في اللجنة

Oturma odamızda başka bir adam gördün.
لقد رأيتِ رجلاً آخر في غرفة المعيشة بمنزلنا

Burası onun eviydi ve ben tutup başka bir adam getirdim.
لقد كان هذا منزله و لقد جلبتُ رجلاً آخر إليه

Bir doktor yanlışlıkla evlerinde karısını öldürmekle suçlanıyordu başka bir adamın öldürdüğüne dair yemin etmesine rağmen.
طبيب تم إتهامه بالخطأ بقتله زوجته بمنزلهم رغم أنه أقسم بأن رجلاً آخر هو من فعل

Benim geldiğim yerde belirli bir noktada bir adam başka bir adamın ağzına yumruğu çakar.
من حيث أتيت، وفي وقت ما ضرب شاب رجلاً آخر على فمه

Ya farklı bir iş bulursun, ya da başka bir erkek.
إما أن تجدي وظيفة أخرى وإما أن تجدي رجلاً آخر

Öyleyim zaten. Benim çıktığım kız da başka biriyle daha görüşüyor.
حسناً، أعرف ما يمر به فأنا أواعد فتاة تواعد رجلاً آخر

Baş Güvenlik memurunun karısının yatağına başka bir adamı aldığına dair sağlam bir istihbaratım var.
سمعت من مصدر موثوق أن زوجة رئيس ضباط الأمن تعاشر رجلاً آخر

Nişanlım desen benden umudu kesmiş, gitmiş Başkasıyla evlenmiş.
كانت خطيبتي قد تخلت عني وتزوجت رجلاً آخر

Asla ve asla başka bir erkekle olmayacağım!
لــن أكــون أبـداً مـع رجلاً آخر

Bir başkasını öldürmek üzere olan birini öldürdüm.
قتلتُ رجلاً كان علي وشكُ قتل رجلاً آخر.