"رجل مبيعات" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir satıcı
        
    • bir pazarlamacısın
        
    • bir satışçı
        
    • bir satıcıyım
        
    • bir satıcısın
        
    • satış elemanı
        
    • bir satışçısın
        
    • bir pazarlamacı
        
    • satış elemanıyım
        
    • bir satış elemanısın
        
    • satış temsilcisi
        
    Çok iyi bir satıcı olmamın sebeplerinden bir tanesi asla tutamayacağım sözler vermememdi. Open Subtitles واحد من الأسباب أنني كنت رجل مبيعات ناجح هي أنني لم أعطِ وعدا لاأستطيع الوفاء به
    Babasının Tourette Sendromlu Norveçli bir satıcı olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد قلت أن أباه كان رجل مبيعات متجول من النرويج مع عائلة التوريت
    Sen iyi bir pazarlamacısın, Nick. Open Subtitles نيك , أنت رجل مبيعات جيد
    Mükemmel bir satışçı için kötü bir satışçıyı dinlemekten daha büyük hakaret yoktur. Open Subtitles ليس هناك ما هو أكثر إهانة من أن يستمع رجل مبيعات متمكن وناجح إلى رجل مبيعات فاشل
    Ben bir satıcıyım, bayan. Maaş artı komisyon. Open Subtitles انا رجل مبيعات, مرتب و عمولة
    Kapıdan kapıya dolaşan bir satıcısın. Open Subtitles رجل مبيعات يذهب من باب إلى باب
    Başka koltuk yok. Oturmasına gerek yok. Gezi satış elemanı. Open Subtitles لا يحتاج لمكان خاص به هو رجل مبيعات متجول
    Hey, Dwight, sen harika bir satışçısın. Open Subtitles يا " دوايت ", أنت رجل مبيعات رائع بإمكانك تعليمي ؟
    Parlak zırhlı şövalyem... çok parlak bir pazarlamacı. Open Subtitles مبروك إنه رجل مبيعات ذو صلعه لماعة و يرتدي نظارات كاللبون
    Bak, sana satış elemanıyım demiştim ama çok iyi kazanan biri değilim. Open Subtitles إسمع ربما أنني رجل مبيعات لكن لعلمك فقط أنا لا أكسب كثيراً
    Sen mükemmel bir satış elemanısın. Open Subtitles أنت رجل مبيعات هائل.
    Bilmenizi isterim ki ben sadece bir satıcı değilim. Open Subtitles اريدكم ان تعلموا انني لست رجل مبيعات فقط
    Oldukça başarılı bir satıcı. Open Subtitles أنا رجل مبيعات قد قام بأعمال جيدة حتى الآن
    İyi bir satıcı olmaya başladın, hakkını vermeliyim, Vin. Open Subtitles انت تسعى لتكون رجل مبيعات جيد ساعطيك هذا ,فين
    Sen sadece bir pazarlamacısın. Open Subtitles أنت فقط رجل مبيعات
    Eğer bu bir satışçı olmamda bana yol gösterecekse, Open Subtitles اذا كانت ستقودني لان اكون رجل مبيعات
    Ben harika bir satıcıyım. Open Subtitles أنا رجل مبيعات رائع
    - Harika bir satıcısın. Open Subtitles انت رجل مبيعات رائع للغاية
    Daha iyi bir satış elemanı olsaydın daha güzel bir kravat alırdım. Open Subtitles حسنًا،لو كنت رجل مبيعات أفضل لكنت اشتريت لك ربطة عنق أفضل
    Hey, Dwight, sen harika bir satışçısın. Open Subtitles يا " دوايت ", أنت رجل مبيعات رائع بإمكانك تعليمي ؟
    Adamın politikaya atılmadan önce bir pazarlamacı olduğunu unutma. Ev aletleri satıyormuş. Bir dünya buzdolabı sattığına dair bahse mi girmek istiyorsun? Open Subtitles تعلمين بأنه كان رجل مبيعات قبيل دخوله السياسة، "أجهزة منزلية"
    Bak, ben satış elemanıyım. Süper kahraman değilim. Open Subtitles اسمع ، انا مجرد رجل مبيعات لست بطلاً خارقاً
    Kes, kes. İyi bir satış elemanısın. Open Subtitles توقف أنت رجل مبيعات ممتاز
    Roy satış temsilcisi. Kendi rolünü gayet iyi biliyor. Open Subtitles روى"، إنه رجل مبيعات" إنه يعرف كل أجزائه بشكل جيد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more