Çok meşgul biri, boş olduğu tek an öğle yemeğiymiş. | Open Subtitles | انه رجل مشغول جدا, لذا موعد الغداء هو المتاح له فقط |
Çok meşgul biri olduğunuzu biliyorum ama sadece iki dakikanızı rica ediyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنك رجل مشغول جدا لكننا نريد دقيقتان فقط |
Ben meşgul biriyim, doğru, fakat Konsolosluğun birinci katibi olarak, belli bir sorumluluğum olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | صحيح أنني رجل مشغول لكن بصفتي السكرتير الأول للمفوضية أشعر أن لدي مسؤولية محددة |
meşgul bir adam dedim. | Open Subtitles | أو الرد على مكالمتي لذا أعتقدت بأنه رجل مشغول |
Reis meşgul bir insan. Hasta Cücelerle uğraşacak vakti yok. | Open Subtitles | السيّد رجل مشغول ولا وقتَ لديه ليشغل تفكيره بأقزام مرضى |
Ben meşgul bir insanım, Poirot. Ne istiyorsan söyle. | Open Subtitles | أنا رجل مشغول يابوارو ، ما سبب زيارتك |
Çok meşgul biri olduğunuz biliyorum, o yüzden zamanınızı çalmayacağım. | Open Subtitles | أعلم أنك رجل مشغول جدا لذا لن أخذ اكثر من ثانية من وقتك |
Hazır siz buradayken, meşgul biri olduğunuzu biliyorum. | Open Subtitles | بينما أنت متاح لي أنا أعرف أنك رجل مشغول |
Mesajınızı iletirim ama Doktor Einstein çok meşgul biri. | Open Subtitles | سيدعم قضيتي كثيرا سأبلغهُ رسالتك ولكن الدكتور انشتاين هو رجل مشغول جدا |
Efendim, o açıdan, çok meşgul biri olduğunuzu biliyorum... | Open Subtitles | في هذا الخصوص أدرك أنك رجل مشغول |
Tamam, bak, ben meşgul biriyim, sen de öyle. - İkimizde meşgul adamlarız. | Open Subtitles | حسنا ، انظر ، أنا رجل مشغول ، و أنت رجل مشغول نحن رجلان مشغولان على حد سواء |
Gördünüz, çok meşgul biriyim. | Open Subtitles | لذا، انت ترى، انني رجل مشغول جدا |
Hadi işimizi halledelim. Ben meşgul biriyim. | Open Subtitles | هيا دعنا نُنهي هذا، أنا حقاً رجل مشغول |
Biliyorsunuz Barton çok meşgul bir adam. | Open Subtitles | أووه، حسناً، بارتون رجل مشغول جداً، كما تعلم. |
Sen meşgul bir kızsın, bende meşgul bir adam. | Open Subtitles | اسمع أعلم أنك فتاة مشغولة وأنا رجل مشغول |
Kesinlikle. Çok meşgul bir adam olduğunuzu görebiliyorum, Bay Merritt. | Open Subtitles | على الإطلاق, فبإمكاني رؤية أنك رجل مشغول جداً يا سيد "ميريت" |
meşgul bir insan olduğunuzu biliyorum, ama ilginizi çekebilecek... bazı eğitim teknikleri üzerine bir araştırma yapıyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّك رجل مشغول, سيدي لَكنِّي أقوم بَعْملُ دراسة على بَعْض تقنياتِ التدريب إعتقدتُ أُنها قَدْ تثيرُ إهتمامك |
Bu işleri yapan bir sekreterim var, Bay Poirot. Ben meşgul bir insanım. | Open Subtitles | لدي سكرتيرة تقوم بهذا العمل لي سيد (بوارو) أنا رجل مشغول |
Meşgul çocuk! | Open Subtitles | رجل مشغول .. |
Toshi meşgul birisi. | Open Subtitles | أجل, (توشى) رجل مشغول |
- Çok meşgul birisin, biliyorum. - Evet, dostum. | Open Subtitles | أعلم أنك رجل مشغول - نعم، يا رجل - |
Bay Stromberg meşgul biridir. | Open Subtitles | لا شكراً لك السيد سترومبرج رجل مشغول جدا |
Eminim oldukça meşgul bir adamdır. | Open Subtitles | أعني، أنا متأكدة أنه رجل مشغول جداً |
- Elbette hayır. meşgul bir adamsın. Herkes hata yapabilir. | Open Subtitles | انك رجل مشغول أي شخص ممكن أن يرتكب هذا الخطأ |
- Çok üzgünüm ama kongre üyemiz çok yoğun bir insandır. | Open Subtitles | -أنا آسفة لكن عضو الكونغرس رجل مشغول جداً |
Ama Çok meşgul olduğun belli Önemli bir toplantın falan var gibi. | Open Subtitles | ولكن من المواضح أنك رجل مشغول للغاية... وفي طريقك إلى إجتماع هام... |
Ben meşgul bir adamım. İş yapmanın yöntemleri vardır. | Open Subtitles | اننى رجل مشغول, وهناك طرقا لتأدية الأشياء |