Ben tüm gece burada oturup Dört Temmuz kamp gezisi için fikirler üretmeye çalışayım, sense düşünmeme izin vermiyorsun! | Open Subtitles | أنا هنا مستيقظا طوال الليل احاول أن أجهز نشاطات من أجل رحلة تخييم الرابع من يوليو لكن أنت لم تتركيني أفكر |
Ben tüm gece burada oturup Dört Temmuz kamp gezisi için fikirler üretmeye çalışayım, sense düşünmeme izin vermiyorsun! | Open Subtitles | أنا هنا مستيقظا طوال الليل احاول أن أجهز نشاطات من أجل رحلة تخييم الرابع من يوليو لكن أنت لم تتركيني أفكر |
Bizim büyük Metro News One kamp gezisi bu hafta sonu olacaktı. | Open Subtitles | رحلة تخييم اذاعة ميترو نيوز ون كانت ستقام هذا الاسبوع |
Geçen mart ayında kız kardeşim kamp yaparken boğuldu. | Open Subtitles | و في مارس أختي غرقت في رحلة تخييم |
- Tüm hafta sonu Wisconsin'de kamp yaptığımıza dair yemin etmen lazım. | Open Subtitles | عليك أن تقسم أننا كنا في رحلة تخييم طوال العطلة |
Dokuz yıl boyunca birbirlerinin en iyi arkadaşı ve ortağıydılar, sonra geçen yıl, birlikte bir kamp gezisine gittiler. | Open Subtitles | كانا من افضل الاصدقاء والشركاء لتسع سنوات ومن ثم العام الماضي ذهبا في رحلة تخييم سوية |
Evet, sanırım çok fazla erkek ilk buluşmasını kızının kamp gezisinde yapmaz. | Open Subtitles | نعم , أظن أنّ مُعظم الرجل لا يأخذونك في رحلة تخييم اطفال كـ موعد أوّل |
Kamp yapmaya gitmiştik, dün gece eve geç döndük. Evdeydi yani. | Open Subtitles | لقد عدنا للمنزل متأخرين من رحلة تخييم ، ولقد كانَ هنا |
Aslına bakarsan, haftaya da okulun kamp gezisi var. | Open Subtitles | في الحقيقة لن تراها لإننا .. ستكون لدينا رحلة تخييم المدرسة ، لذلك |
Bir kamp gezisi var ve herkes gidiyor. | Open Subtitles | حسناَ.. هناك رحلة تخييم والجميع سيذهب |
Bu bir kamp gezisi değil, kaçakçılık operasyonu. | Open Subtitles | هذه ليست رحلة تخييم, انها عملية تهريب. |
İlk kamp gezisi için. | Open Subtitles | لاول رحلة تخييم سنوية |
Yarın okulun kamp gezisi var ve hepimiz gidip Mark'ın evinde takılacağız. | Open Subtitles | (لا أستطيع الليلة يا (جو إن رحلة تخييم المدرسة هي غداً |
Her şey 13 yaşındayken Minnesota'da kamp yaparken başlamış. | Open Subtitles | كل ذلك بدأ وهو بعمر 13في رحلة تخييم في (منسودا) |
Biz de tam, Joshua Tree'de kamp yapmaktan dönüyoruz, oradayken tam kayalara tırmanıyordum ki, birden ip koptu ve yüzümü şiddetle bir kayaya çarptım. | Open Subtitles | نعم، كنا في طريقنا إلى الوراء من رحلة تخييم في شجرة جوشوا وكنت تسلق وكسر الحبل |
Neden klise kamp gezisine liderlik ettiğini söyleyebilir misin? | Open Subtitles | لماذا، بالضبط، تقودي رحلة تخييم الكنيسة مرة أخرى؟ |
Lydia en iyi arkadaşımdı taki... kamp gezisinde kocamla yatana kadar. | Open Subtitles | كان ليديا أفضل صديق لي... حتى رحلة تخييم عندما نامت مع زوجي. |
- Evet. Kamp yapmaya gitmiştik, dün gece eve geç döndük. Evdeydi yani. | Open Subtitles | لقد عدنا للمنزل متأخرين من رحلة تخييم ، ولقد كانَ هنا |