Affedersiniz, efendim. Şerif'ten bir haberci geldi. | Open Subtitles | . آسف ، سيدي . هناك رسول من عمدة البلدة . |
Garnizondan bir haberci bunu getirdi. Messala için. | Open Subtitles | رسول من الحاميه أتي بهذه "إنها إلى "ميسالا |
İskenderiye'den bir kurye geldi. | Open Subtitles | جاء رسول من الإسكندرية |
İskenderiye'den bir kurye geldi. Caesar kuşatmayı dağıtmış | Open Subtitles | جاء رسول من الإسكندرية |
Parlementodan bir ulak gibi görüntüsü var, tabi eğer bundan hoşlanıyorsanız. | Open Subtitles | إنّه على شكل رسول من البرلمان, إذا كان هذا ما يرضيك. |
Ben Muad'Dib'in elçisiyim. | Open Subtitles | انا رسول من مواديب |
Collier'ın Tanrı'nın habercisi olduğunu, benim bir çeşit Şaman olduğumu söylüyor. | Open Subtitles | رسول من الله وانا مثل شارمان |
Hayır, Tanrı'nın habercisiyim. | Open Subtitles | لا أنا رسول من الله |
Capernaum'dan bir haberci geldi. | Open Subtitles | رسول من كابيرنوم |
Evet,Narake'den az önce bir haberci geldi. | Open Subtitles | أجل أتى رسول من قبل ناواكي |
Garnizondan bir haberci bunu getirdi. | Open Subtitles | رسول من الحاميه أتي بهذه |
Bu ölüm perisi, ölümün habercisi, diğer dünyadan bir ulak. | Open Subtitles | أما البانشي ، مثل التي في المرأة من الجبل بشير الموت رسول من العالم الأخر |
Hindistan'ın öncüsü, Gondwana'da bir ulak - milyonlarca yıldır izole kalmış kayıp bir dinozor cenneti. | TED | كانت سليفة للهند، رسول من الجوندوانا -- جنة الديناصورات المفقودة معزولة لملايين السنين. |
Ben Muad'Dib'in elçisiyim. | Open Subtitles | أنا رسول من (مواديب) |
Sen Tanrı'nın habercisi falan değilsin. | Open Subtitles | أنت لست رسول من السماء |
Tanrı'nın habercisi İbrahim'i durdurdu. | Open Subtitles | رسول من عند الله- أوقف (إبراهيم)؟ |
Hayır, Tanrı'nın habercisiyim. | Open Subtitles | لا, أنا رسول من الله |