hala bir çok yerde gri veya siyah kutuları görüyoruz. | TED | انه لازال, في معظم الأماكن, صندوق رصاصي أو أسود, ويبدو متشابها. |
Aslında siz uyanmadan önce gri önlük giyiyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت ارتدي رداء رصاصي قبل أن تفيق |
Bir yüzü pembe, diğer yüzü gri, ve bu konuda gerçekten takıntılılar. | Open Subtitles | لونه وردي من جهه و رصاصي من جهه وهم مهوسون جداً بشأن ذلك |
gri ve mavi bir kapüşonu vardı mavi bir tişörtü, kot pantolonları ve spor ayakkabıları vardı. | Open Subtitles | كان يرتدي قميص رصاصي و أزرق و بنطال من الجينز و حذاء |
Beyaz ve gümüş gri lütfen. | Open Subtitles | أبيض و رصاصي فضي , لو سمحتِ. |
- gri renkli. | Open Subtitles | -أنه رصاصي |