"رفاقنا" - Translation from Arabic to Turkish

• arkadaşlarımız
• yoldaşlarımızı
• yoldaşlarımız
• arkadaşlarımızı
• Bizimkiler
• dostlarımız
• Yoldaşlarımızın
• dostlarımızı
• dostlarımızın
• adamlarımızı
• arkadaşlarımızın
• Adamlarımızın
• arkadaşlarımızdan
• Bizim

Yunan arkadaşlarımız bir miktar Pers ister, Efendim.
رفاقنا اليونانيون يتوسلون لشق جيش الفرس, يا سيدى

Hayır Enrique, oturmayacağız. O şişko katil yoldaşlarımızı öldürmeye devam edecek.
بينما يستمر ذلك القاتل البدين بقتل رفاقنا

Rus yoldaşlarımız da devrimin eşiğine gelmiş duruyorlar.
لقد أصبح رفاقنا الروس على وشك القيام بالثورة.

Böylece Ching Govt'a arkadaşlarımızı serbest bırakması için baskı yapabiliriz.
والبريطانين سوف يضغطوا على حكومة شينج لاطلاق سراح رفاقنا

Bizimkiler araçlarına binmiş dışarıda bekliyorlar.
إذا رفاقنا في الخارج جالسين بسياراتهم ذات الدفع الرباعي الضخمة

Uçabilen zaman makinesindeki zaman yolcusu dostlarımız birden burada belirecek, öyle mi?
رفاقنا المسافرون زمنياً في مركبة زمنية طائرة يفترض أن يظهروا هنا، صحيح؟

Yoldaşlarımızın düşmanımız olmasını kesinlikle gerekmiyor.
لا حاجة لأن يتحول رفاقنا إلى أعداء لنا بسهولة

Onu duydun şimdi bu piç sadece bizi değil Bizim ölen dostlarımızı da aşağıladı.
سمعتيه الآن هذا اللعين لَم يهيننا فقط آهان رفاقنا الموتى أيضا

Eminim, ölen dostlarımızın hatırı için bu işi bitireceğiz.
سننهيه بالتأكيد لأجل رفاقنا المقتولين

- Buyurun. Bunu CIA'deki arkadaşlarımız edinmiş.
تم الحصول على هذه الوثائق من قبل رفاقنا في الإستخبارات المركزية.

arkadaşlarımız bize taze yumurta, muz ve postamızı bile getirdi. Artık sorunlarımız bitti, merak etmeyin.
رفاقنا قد احضروا لنا بيض طازج و موز وحتى البريد .

Yoksul,değersiz birer asker olmak için... yoldaşlarımızı öldürdük.
نكون جنود ذو حياة رخيصة كما نحن قتلنا رفاقنا

Cynthia ve Tabitha'yı yoldaşlarımızı iyileştirmesi için görevlendirdim.
لقد وضعت سنثيا و تابيثا في مسؤولية معالجة جراح رفاقنا

¤ Tibetli yoldaşlarımız yabancı emperyalistlerden kurtarılmalıdır. ¤
رفاقنا التيبتيون يجب أنْ يُحرّروا مِنْ الإمبرياليين الأجانبِ.

Çıkmaya başladığımızda birbirimize eski kız ve erkek arkadaşlarımızı anlatmıştık, hatırlıyor musun?
لقد تبادلنا الكثير من القصص عندما بدأنا في رؤية بعضنا عن رفاقنا و رفيقاتنا السابقين.. أتذكر؟

Bizimkiler Bob'un tabancasının geri kalanını bulmuş diye duydum.
هاي لقد سمعت أن رفاقنا عثروا على بقية قطع غيار بندقية بوب

dostlarımız tehlikedeyken burada gizlenmemiz doğru mu?
لابد أن نختبىء هنا بشكل هادىء بينما رفاقنا فى خطر

Bütün gördüklerimiz, Yoldaşlarımızın, arkadaşlarımızın ölümü vebanın ya da salgın hastalığın işi değildi.
، ما رأيناه جميعا موت رفاقنا ، وأصدقائنا لم يكن طاعون ، أو نكبة

Kapı kapı dolaşıp adamlarımızı aradık.
لقد كنا نذهب من دار لدار بحثًا عن رفاقنا.

Adamlarımızın dönüşmesine asla izin vermeyiz, biliyorsun. Asla.
أنت تعلم، أننا لا ندع أحد من رفاقنا يتحول، أبداً

Takım arkadaşlarımızdan birinin başı belaya girerse onu kurtarmak Bizim görevimiz.
إذا كان واحد من رفاقنا يحصل في ورطة, من واجبنا لانقاذه.