"رَجُل" - Translation from Arabic to Turkish

    • 'unu görmeye
        
    • 'u
        
    • 'unu ziyaret
        
    (Kahkahalar) Tanrıyı sorguladığım ilk yıllarda, Brezilya'daki merkezine Brezilyalı şifacı Tanrı'nın John'unu görmeye de gittim. TED (ضحك) وفي بدايات مهمتي، ذهبت كذلك لرؤية المعالج بالإيمان البرازيلي (جون رَجُل الرب) في مجمعه السكني في البرازيل.
    (Kahkahalar) Siz gülmeye devam edin ama internet sayfasına göre sekiz milyondan fazla kişi onu görmeye gitmiş, Televizyon Gündüz Kuşağı Tanrıçası Oprah dahil. Tanrı'nın John'unu görmeye gitmişler. Açık fikirli olma konusunda önceden eğitimliydim TED (ضحك) والآن، قبل أن تسخر، فكر لأنه، على الأقل وفقًا لموقعه الإلكتروني، أكثر من 8 ملايين شخص، من بينهم (أوبرا)، إلهة تلفاز الصباح، ذهبت لرؤية (جون رَجُل الرب)، وأنا كنت قد قررت إبقاء عقلية منفتحة.
    Onların her birine gideceğim yeri ve nedenini söyledim ve onlara üç dileklerini Brezilya'ya götürmeyi, Tanrı'nın John'unu görmeye gidenlerin başkalarının dileğini de vekâlaten götürebildiğini ve böylece onları bu yolculuktan kurtarıp dileklerini taşımayı önermiştim. TED أخبرتهم جميعًا عن وجهتي وعن سبب ذهابي، وعرضت عليهم أن أنقل ثلاث أمنيات لهم إلى البرازيل، حيث إنني شرحت لهم أن أي أحد يذهب لرؤية (جون رَجُل الرب) يمكن أن يكون وكيلًا عن الآخرين ويوفّر عليهم عناء الذهاب.
    Bu arada, Tanrı'nın John'u ölü insanlarla konuşabilen tam-transta bir medyum olarak biliniyor. TED والآن، يعتبر (جون رَجُل الرب) وسيط غيبة تامة، وذلك يعني أن بوسعه التواصل مع الموتى.
    Sanki, uzak bir ihtimal olsa bile dilekleri Tanrı'nın John'u tarafından kabul edilirse, bunun yanlış adres ya da yanlış kişiye gitmediğinden emin olmak ister gibi. TED بدا الأمر وكأنهم، في الحدث غير المحتمل حيث تتحقق أمنياتهم من قبل (جون رَجُل الرب)، أرادوا أن يتأكدوا ألا يتم إرسالها إلى الشخص أو العنوان الخاطئ.
    Şimdi, Tanrı'nın John'unu ziyaret etmeye giderseniz bir sürü kural ve düzenlemeyle karşılaşırsınız, TED عندما تذهبون لرؤية (جون رَجُل الرب)، تجدون كافة أنواع القواعد والأنظمة.
    bayağı karmaşık şeyler, fakat sonuçta; Tanrı'nın John'unu ziyaret edebilir ve ona düzelmesini istediğiniz üç şeyi sunabilirsiniz, o da sizin adınıza çalışması için ölü azizleri ve doktorları ayarlar. TED الأمر معقد للغاية، ولكن الخلاصة هي أنه يمكنك زيارة (جون رَجُل الرب) وتقديم ثلاثة أشياء له ترغب في إصلاحها، وسيجعل الكهنة والأطباء الموتى يعملون نيابة عنك لإنجاز المهمة.
    Ama onlar bana kapı no ve posta kodları ile tam adreslerini vermişlerdi, sanki Tanrı'nın John'u onların evine uğrayacak, onları şahsen görecek veya bir paket gönderecekmiş gibi. TED ولكنهم أرسلوا لي عناوينهم الكاملة، بما في ذلك أرقام الشقق والرموز البريدية، وكأن (جون رَجُل الرب) سيذهب إلى منازلهم ويراهم شخصيا أو سيرسل لهم طرودًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more