Merak ediyordum da... Siz bulaşıcı hastalık bursu almıştınız değil mi? | Open Subtitles | هل أجريت زمالة في تخصّص الأمراض المعدية؟ |
Önümüzdeki sene için çocuk cerrahisi bursu istiyorsan onu hak etmen gerekecek. | Open Subtitles | إذا أردت زمالة الأطفال العام القادم، فعليك أن تكسبها. |
Sonra bir Alman ya da Avusturya orkestrası için burs ödenecek. | Open Subtitles | ثم هناك زمالة تدريبية مدفوعة الأجر في أوركسترا نمساوية أو ألمانية |
Burada ihtisas yaptığı yıllarda hastanedeki bütün kadınlara asılmıştı. | Open Subtitles | هذا الرجل يستهدف كل شخص هنا يجري زمالة تخرج الجميع |
Hakkında okuduğum bir sanatçı Derneği var. | Open Subtitles | هناك وتضمينه في هذه اللوحة زمالة قرأت عنه. |
Burada onun ve maktulün birlikte çalıştığı... - ...diğer BÖG öğretmeninin adı yazıyor. | Open Subtitles | هذا إسمها وإسم مدرّس "إتحاد زمالة التعليم" الآخر الذي عملت الضحية معه. |
- Adsız bağımlılar buluşmam var. | Open Subtitles | لدي اجتماع "زمالة المدمنين المجهولين" حسناً |
İsimsiz Bağımlılar toplantısında yanıma geldi. | Open Subtitles | لقد جاء إليّ في زمالة المُدمنين المجهولين. لم تكن هنا. |
Uzmanlık alanını seçerken benimle üroloji ihtisası yapmayı da düşünmeni istiyorum. | Open Subtitles | وعندما تتفحصين الاختصاصات أتمنى أن تفكري في زمالة في تخصص المجاري البولية معي |
Güneş Kardeşliği biz daha önce ortaya çıkmadığımız için var oldu. | Open Subtitles | زمالة أتباع الشمش ظهرت لأننا لم نفعل ذلك |
Araştırma bursu kazandım. | Open Subtitles | في الواقع ، إنّها زمالة في البحوث العلميّة |
Truman bursu aldım, Fulbright ve Soros bursu aldım. | TED | تقليتُ "منحة ترومان"، ومنحة "فولبرايت" و "زمالة سوروز". |
Mass Gen'de yeni bir araştırma bursu verdiklerini duydum. | Open Subtitles | تعلمين, لقد سمعت أن لديهم زمالة أبحاث جديدة في "ميس جين". |
Von Hamelin vakfında bursu var. | Open Subtitles | " لقد تحصلٌ على زمالة دراسية في مؤسسة " فون هاملين |
Aksi hâlde, seneye burs bulmakta çok zorlanırsınız. | Open Subtitles | وإلا فسوف يكون عليكم ضغط كبير للحصول على زمالة العام القادم. |
İki haftalık yorucu, tıbbi burs başvurusunu bitirdim. | Open Subtitles | أنهي فقط اسبوعين قاسيين مطلوبان للحصول علي زمالة الجراحين |
Cerrahide ihtisas yapıyorum. Bugün tur rehberiniz olacağım. | Open Subtitles | أنا طبيبة لدى زمالة فى الجراحة، ومن الواضح أني سأكون مرشدتكم |
Sana Hopkins'te çocuk cerrahisinde üst ihtisas teklif etmek istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يعرض عليك زمالة طبية في جراحة الأطفال في "هوبكنز". |
Yaratıcı Sermaye Derneği'nin kurulunda. | Open Subtitles | وهي عضو في مجلس إدارة المبدع كابيتال زمالة. |
Adi'nin bir arkadaşı var her dersi 10 üzerine bir de Öğrenci Derneği'nden gelen yarım puanı ekle. 10.5! | Open Subtitles | كان لـ(آدي) صديق يحصل على معدلات 10 كاملة زائد زمالة طلابية 50 بالمائة، 10.5! |
BÖG öğretmenleri fakültelerde kadrolu olmaz. | Open Subtitles | كلا، مدرّسو "إتحاد زمالة التعليم" لا يسلبون أيّة مناصب لهيئة التدريس. |
Adsız Narkotik Bağımlıları toplantılarına düzenli olarak katılıyormuş. | Open Subtitles | الحق؟ وقال أنها كانت بانتظام حضور اجتماعات زمالة المدمنين المجهولين . |
İsimsiz bağımlılar toplantısındaydı. | Open Subtitles | كانت في زمالة المدمنين المجهولين. |
Aslında ben Dr. Herman'ın bahsettiği "fetal cerrahi üst ihtisası" hakkında konuşacaktım. | Open Subtitles | كلا, فى الواقع كنت ساتحدث عن زمالة جراحة الأجنة التى تحدثت عنها د (هيرمن) |
Sosislerin Kardeşliği. | Open Subtitles | أعني ، حظ سعيد زمالة للمصلحة |