üvey annesi, duyguları yoğun ve ince zevkli bir kadındı. | Open Subtitles | زوجة والدها كانت امرأة ذي شعور حاد وذوق رفيع. |
En azından üvey annesi öyle söylüyordu. | Open Subtitles | على الأقل هذا ما كانت تقوله زوجة والدها. |
Ve bir anda üvey annesi ve üvey kardeşleri onu görevi hizmet etmek olan külden bir yaratığa çevirmişler gibi gelmişti ona. | Open Subtitles | وبفجأةً، بدى لها أن زوجة وبنات زوجة والدها قد حولوها بالفعل إلى مجرد مخلوق من الرماد والكدح. |
üvey annesi ve üvey kardeşleri ona her zaman kötü davranmışlardı. | Open Subtitles | زوجة وبنات زوجة والدها أساءوا معاملتها. |
Öz ailesi vefat etmiş ve bir sebepten dolayı üvey annesi o gün birkaç kez aramıştı. | Open Subtitles | {\pos(200,230)} والديها الحقيقيين ليسا على قيد الحياة ولسبب ما {\pos(200,230)} إتصلت زوجة والدها عدّة مرات بها بذلك اليوم |