Son baktığımda, uzun süreli metresinle sahil evinde yaşamak için Karını ve kızını terketmiştin. | Open Subtitles | لقد تركت زوجتك وابنتك من أجل حياة في بيت الشاطئ مع عاهرة |
Karını ve kızını öldürmeye kalkanlar, dün gece buradaydılar. | Open Subtitles | هؤلاء الناس الذين حاولو قتل زوجتك وابنتك كانو هنا ليلة امس |
Karın ve kızın hakkındaki tüm anıların aslında yoktu, sadece bir hayaldiler. | Open Subtitles | جميع ذكريات حول زوجتك وابنتك كلها خاطئه وزائفه انهما كحلم |
Vurulmayı hak edecek birisi değilim. Karın ve kızın burada değil bu arada. | Open Subtitles | قطعًا لستُ أحدًا يستحقّ الإرداء، بالمناسبة، زوجتك وابنتك بالخارج. |
Sence eşin ve kızın onlar için öldürdüğünü bilseler nasıI hissederlerdi? | Open Subtitles | اتعتقد بأن زوجتك وابنتك ستشعران بشعور أفضل لأنك تقتل بأسمائهم |
Eşin ve kızına olanları bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم بشأن زوجتك وابنتك. |
Eşinin ve kızının sana ihtiyaçları var, Tillman. | Open Subtitles | زوجتك وابنتك يحتاجانك |
Karını ve çocuğunu düşün. | Open Subtitles | تذكر زوجتك وابنتك |
Ama eşiniz ve doğmamış kızınızın size burada ihtiyacı var. | Open Subtitles | لكن زوجتك وابنتك يحتاجانك هنا |
Hoşuma gitmeyen bir şey söylersen ya da yaparsan adamlarım Karını ve kızını öldürür! | Open Subtitles | تقول أو تفعل أي شيء لا أوده... وسيقتل رجالي زوجتك وابنتك |
Bu, eski Karını ve kızını takip ettiğini gösteren videodan bir kare. | Open Subtitles | -رغم ذلك فهي من فيديو .. -تظهرك وأنت تراقب زوجتك وابنتك . |
Git Karını ve kızını gör. | Open Subtitles | اذهب لرؤية زوجتك وابنتك |
Karını ve kızını ben öldürmedim. Annemin üzerine yemin ederim. | Open Subtitles | أنا لمْ أقتل زوجتك وابنتك. |
Karın ve kızın isimleri neydi? | Open Subtitles | زوجتك وابنتك ماذا كانت أسماؤهم؟ |
Karın ve kızın saldırıdan sağ çıkamamışlardı. | Open Subtitles | زوجتك وابنتك لم ينجوا من الهجوم. |
Karın ve kızın bu yüzden öldü işte. | Open Subtitles | لهذا السبب ماتت زوجتك وابنتك. |
Sence eşin ve kızın onlar için öldürdüğünü bilseler nasıI hissederlerdi? | Open Subtitles | أتعتقد بأن زوجتك وابنتك ستشعران بشعور أفضل لأنك تقتل بأسمائهم |
Aracı süren NIS ajanı kafasına isabet eden kurşunla yaşamını yitirdi. eşin ve kızın kazadan sağ kurtulamadı. | Open Subtitles | عميل إن.آي.إس. الذي كان يقود أصيب بطلقة في الرأس. زوجتك وابنتك توفيا جراء الاصطدام. |
Dinle, istersen Jordan'a Eşin ve kızına olanları ben anlatabilirim. | Open Subtitles | اسمع, بإمكاني بإمكاني أن أخبر (جوردن) بأمر زوجتك وابنتك لو أردت |
Eşinin ve kızının sana ihtiyaçları var, Tillman. | Open Subtitles | زوجتك وابنتك يحتاجانك |
Ama eşiniz ve doğmamış kızınızın size burada ihtiyacı var. | Open Subtitles | لكن زوجتك وابنتك يحتاجانك هنا |
Kızın ve eşin hakkında çeşitli anılar meydana getirdiler. | Open Subtitles | إنها تًحفز إحساس الإرادة الحرة. لقد صنعوا ذكرى زوجتك وابنتك. |