Sanırım karın ve çocuğun hakkında söylediğim şey yüzünden. | Open Subtitles | أعنى ، جرّاء ما قلته بشأن زوجتك وابنك |
Atlarsan karın ve çocuğun hayat sigortandan faydalanamaz. | Open Subtitles | لو قفزت... فإنّ زوجتك وابنك لن يحصدا مبلغ التأمين على حياتك. |
- Tamam. Eşin ve oğlun evine geri götürülüyor ama sen serbest kalmayacaksın. | Open Subtitles | سيتم اعادة زوجتك وابنك لمنزلك ولكن لن يتم إطلاق سراحك |
- Bana da karınla oğlunu terk ettiğini söyledi. | Open Subtitles | وأيضًا أخبرني بهجران زوجتك وابنك لك. |
Karın ve oğlunun nasıl öldürüldüğünü öğrendim. | Open Subtitles | لقد عرفت كيف ماتت زوجتك وابنك |
Karından oğlundan haberim var. | Open Subtitles | أعلم بشأن زوجتك وابنك |
Eminim Karın ve oğlun yaptırdığın eve şaşırmışlardır. | Open Subtitles | لا شك أن زوجتك وابنك منبهران بالمنزل الجميل الذي شيدته |
Av tüfekleri karını ve oğlunu öldürdü. | Open Subtitles | الرصاص الذي قتل زوجتك وابنك |
karın ve çocuğun seni çağırıyor. | Open Subtitles | -أين هو ابني؟ ! أمر زوجتك وابنك عائد لك. |
- Ya karın ve çocuğun? | Open Subtitles | ماذا عن زوجتك وابنك ؟ |
Peki ya karın ve çocuğun? | Open Subtitles | ماذا عن زوجتك وابنك ؟ |
Eşin ve oğlun Peru'da. | Open Subtitles | يبدو كتجارة غير شرعية زوجتك وابنك موجودان فى مدينة بيرو |
Eşin ve oğlun Peru'da. | Open Subtitles | زوجتك وابنك موجودان فى بيرو |
Eşin ve oğlun... | Open Subtitles | زوجتك وابنك |
Karın ve oğlunun yanına git. | Open Subtitles | حسناً، إذهب كن مع زوجتك وابنك |
Karından oğlundan haberim var. | Open Subtitles | أنا أعرف بشأن زوجتك وابنك |
Tanrım, ne kötü Karın ve oğlun da oradaydı tavuk ızgara yiyorlardı.. | Open Subtitles | يا الهي يا للعار زوجتك وابنك كانا هناك يتناولون الدجاج المشوي |
Seni, karını ve oğlunu biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف عن زوجتك وابنك |