"زوجتَه" - Translation from Arabic to Turkish

• karısını
• karısı

karısını hemen telsize ver yoksa bu iş yatar!
ضِعْ زوجتَه على الراديو الآن وإلا أنسي هذا الأمر القبيح باكمله

- Onu seven karısını ve ailesini terk edip barlarda kadın peşine düştü.
ورغم ذلك تَركَ زوجتَه المحبّةَ وعائلة في البيت

Onun karısını övdüğüm zaman oğlu da bizim için şarkı söyleyecektir. Rohan.
لو يَمْدحُ زوجتَه الجميلةَ، إبنه يَغنّي لبنتِي

Albert'ın psikiyatristi beni görmeye devam ederse karısı iyileşmez demiş.
ألبرت يَنكمشُ قالَ زوجتَه أبداً لا يَتعافى إذا إستمرَّ برُؤيتي.

karısı serada asılıydı, gördüm!
وبعد ذلك رَأيتُ زوجتَه مشنوقة في البيت الزجاجي أَعْرفُ بأنّني رَأيتُها أَنا آسفُ

Belki Wallace o falcıyı öldürdü. Tamam, Adam falcıyı, eğer karısını gerçekten öldürmüşse, öldürür.
حَسناً، هو يَقْتلُها فقط إذا قَتلَ زوجتَه أيضاً.

karısını ve uçakta bir adamı zehirleyerek öldürdü.
قَتلَ زوجتَه و سمّمَ a رجل على الطائرةِ.

İtiraz etmek için karısını getirmesi anormal değil o zaman.
لا عَجَب .. يَجْلبُ زوجتَه لمناشدتك

Bilmiyorum, ama o gece, birisinden karısını bırakması için telefon almış.
أنا لا أَعْرفُ، لَكنَّه إستلمَ a مكالمة هاتفية مِنْ شخص ما ذلك الليلِ الذي جَعلَه يَتْركُ زوجتَه.

Görünüşe göre karısını ve ev hattını aramış.
يُشاهدُ مثل هو دَعا زوجتَه وخَطّ بيته.

Yandaki komşu karısını dövüyor. - Anlıyor musun?
الرجل في الشقة المجاورة يَضْربُ زوجتَه

Adam karısını daha yeni kaybetti yahu!
قد فقد زوجتَه مؤخّراً، حبّاً في الله

karısını gerçekten seven bir koca.
أي زوج الذي يَحبُّ زوجتَه حقاً.

Ayrıca, karısını aldatıyor.
أيضاً، يَخُونُ زوجتَه.

karısını ve çocuklarını, kendisinden daha fazla seviyordu.
هو... . . أحبَّ زوجتَه وأطفالَه...

Bence karısını öldürdü.
أعتقد قَتلَ زوجتَه.

Az önce karısını öldürmüş bir adam neden ayakkabıları için endişelensin?
لذا الذي a يَدُورُ مَنْ فقط قَتلَ زوجتَه... يَكُونُ قلق بشأن أحذيتِه؟

Eski karısını öldürdüğünü... nasıl anladın?
هكذا تَعْرفُ... قَتلَ زوجتَه السابقةَ؟

Zamanı geldiğinde karısı karar verecek. Çok yakında o da olacak.
لكن عندما تُفكّرُ زوجتَه الوقتَ صحيحُ، الذي قريباً، هو سَ.

Lorraine, Dana'dan Rob'un ilk karısı olarak bahsetmişti.
تَتحدّثُ لورين عن دانا أنْ يَكُونَ زوجتَه الأولى.

Herhalde Veer evlenmiştir, yanındaki de karısı olmalı.
فير لا بدَّ وأنْ تَزوّجَها، هي يَجِبُ أَنْ تَكُونَ زوجتَه.