Zola, Hugo'nun bizim gibi sanatçıların pek hayranı olmadığını söyledi. | Open Subtitles | زولا أخبرتني أن هيوغو ليس معجب كبير بالفنانين من أمثالنا |
Bu konuda kararlı olduğun belli Emile Zola. | Open Subtitles | فيجب عليك كما لك الحق أن تطلب أسقاط التهمة ها قد عدتِ لتقمص دور أميل زولا |
Babe Didrikson Zaharias, Mary Decker, Zola Budd... | Open Subtitles | بيب ديدريكسون زهاريزس ماري ديكر زولا بود |
Son zamanlarda ameliyathanede fazla zaman geçirmediğimin farkındayım ama Zola konusunu rayına oturtmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | حسناً, أعلم أني لم أسجل عمليات في الوقت الماضي لكني, لم أتعود على روتين معين مع زولا, |
- İyi geceler, Zulay. - İyi geceler, Zulay. | Open Subtitles | (ليلة سعيدة يا (زولا - (ليلة سعيدة يا (زولا - |
Zuwanie karşıtlarının mitingi. Konuşan adam ise Ajene Xola. | Open Subtitles | إنه إجتماع مناهض ل زوانى الخطيب هو آجين زولا |
Adele, Zola Hanım'ın partisini kaçırmamam için ısrar etti. | Open Subtitles | أديل أصرت ألا أفوت حفلة الآنسة الصغيرة زولا |
Zola, başın sağ olsun, ama seni temin ederim ki, Francois gökyüzündeki büyük çadırdan sana doğru bakıyor. | Open Subtitles | زولا نحن آسفون للغاية لخسارتك لكني أؤكد لك أن فرانسوا ينظر إلينا من خيمته الكبيرة في السماء |
Sanırım Zola da işin içinde. Çok zamanımız yok. | Open Subtitles | وأظن ان زولا متورطة, ليس لدينا متسع من الوقت |
Zola şu an bulduğu her şeyi ağzına atıyor. | Open Subtitles | نعم,زولا في ذلك العمر حيث تضع كل شيء بفمها |
11 yaşımdayken Emile Zola 'nın Hayatı adındaki film oynuyordu. | Open Subtitles | وفي سن الحادية عشرة عُرض فيلم "حياة إميل زولا" |
Filmde Zola, mahkemede Fransız hükümetini masum birini suçlayarak onurunu kaybetmekle itham ediyordu. | Open Subtitles | في الفيلم وقف زولا بالمحكمة وإتهم الحكومة الفرنسية... مخاطراً بشرفه و مستقبله ليدافع عن رجل بريء متهم |
Zola bir avukat değildi tabii ama konuşma tarzı... | Open Subtitles | أفهم، زولا كان بالطبع محاميا لكن، الطريقة التي ترافع بها... |
Zola'ya şimdiye kadar şant takıldı ve spina bifida ameliyatı oldu ve fıtığı olduğunu fark ettik. | Open Subtitles | أُعطيت " زولا " تحويلة وجراحة للإستسقاء الدماغي وبعدها أدركنا إصابتها بهذا الفتق |
Öyle görünüyor ki Zola'nın günü oyun gruplarında ya da bebek jimnastik salonlarında geçmedi. | Open Subtitles | وكما إتضح, لم يحوي يوم " زولا " جماعات لعب أو صفوف رياضة للأطفال |
Bence bu Zola konusunu kafaya takmamak için daha iyi. | Open Subtitles | تعلمين, أظن أن هذا لأنك تحاولين تجنب التفكير بشأن (زولا). |
Seninle de akşam Zola'nın partisinde görüşürüz. | Open Subtitles | وانت, سأراك الليلة في حفلة زولا نعم? |
Zola parkı, göleti ve gölette yaşayan kaplumbağayı görmek istiyor. | Open Subtitles | (زولا) تريد رؤية الحديقة والبركة والسلحفاة التي تعيش في البركة. |
Bugün Zola'yı kreşe bırakırken senin küçük Howie'yi gördüm. | Open Subtitles | -لقد رأيت ابنك,هاوي الصغير اليوم عندما كنت أوصل زولا الى الحضانة |
Ben ve Zulay, parayı kazanmamıza yatırdık. | Open Subtitles | أنا و (زولا) قد راهنا على فوزي |
- Zulay. - Zulay. | Open Subtitles | (زولا) - (زولا) - |
Xola ile bir görüşme ayarlamamı isteyen... adamlarından birisi sanmıştım. | Open Subtitles | أو أننى إعتقدت أنه من رجال كومان لترتيب مقابله مع زولا |
Doktor Grey, Zola'yı eve mi götüreceksiniz? | Open Subtitles | د(غراي), هل ستأخذين (زولا) للمنزل اليوم؟ |