"سأبقيه" - Translation from Arabic to Turkish

    • tutacağım
        
    • kalacak
        
    • tutarım
        
    • tutabilirim
        
    • Ben onu
        
    • saklayacağım
        
    Onu hayvanlara eziyetten içerde tutacağım ama cinayet için ilacın doğrulanması gerekecek. Open Subtitles سأبقيه بتهمة القسوة على الحيوانات ولكن بالنسبة للجريمة احتاج تأكيد على المخدرات
    Konuşma yapmayı pek beceremem bu nedenle kısa tutacağım. Open Subtitles انا لست جيداً في إلقاء الخطب, لذا, انا فقط سأبقيه قصيراً.
    - Resmi bir beyanat vermeliyiz. Merak etme. Kısa tutacağım. Open Subtitles علينا أن نصدر تصريحاً رسمياً لا تقلق، سأبقيه قصيراً
    Bu bir kökeni öldürebilecek tek silah. O yüzden bende kalacak. Open Subtitles إنّه السلاح الوحيد على وجه الأرض القادر على قتل مصّاص دماء أصليّ، أظنني سأبقيه معي
    Ben burada beklerim. Ve geri dönerse, sen gelene kadar onu burada tutarım. Open Subtitles سأنتظر هنا، وإن عاد، سأبقيه هنا حتى تعودي.
    Onu kontrol altında tutabilirim ama adam bir bağımlı efendim. Open Subtitles أنا متأكد أنّي سأبقيه ،بحال مستقرة لكنّ الرجل مدمن، سيّدي
    Ben onu oyalarım.Bara götürürüm. Open Subtitles انا سأبقيه مشغولا سآخذه الى الحانة سأحاول الحصول على شراب
    Onu saklayacağım! Ama zindanda. Götürün, öbür et parçalarının yanına. Open Subtitles أنا سأبقيه حسنا في مخزنِي خذْيه مع بقيّة اللحمِ
    - Cehenneme gitmeyeceğim Boris. Oğlunu da öldürmeyeceğim. Onu yanımda tutacağım. Open Subtitles أنا ذاهب إلى الجحيم ، حسناً ولكن أنا لن أقتل ولدك ، سأبقيه حولي
    - Cehenneme gideceğim tamam ama oğlunu öldürmeyeceğim. Onu yanımda tutacağım. Open Subtitles أنا ذاهب إلى الجحيم ، حسناً ولكن أنا لن أقتل ولدك ، سأبقيه حولي
    Evet, anladım. Onu şişman ve mutlu tutacağım. Koruma için iki kişi daha göndermelisin. Open Subtitles أجل، سأبقيه سمينًا وسعيدًا يجب أن تُرسل إثنين آخرين للحماية
    Hayatta tutacağım. Hızlı bir ölüm onun için iyi olur. Open Subtitles لذا سأبقيه كذلك،هو لا يستحق موتاً سريعاً
    Gerçeği öğrenmek için onu birkaç gün burada tutacağım. Open Subtitles لاكتشاف الحقيقة سأبقيه هنا لبعض الايام
    Onu bi kaç saat odada tutacağım, tamam mı? Open Subtitles سأبقيه بالغرفة لبضع ساعات, حسنٌ؟
    Kendimi tutacağım. Bana dünkü geziden 100 dolar borçlusun. - Belkide-- Open Subtitles سأبقيه P. G. انت تدينني بـ100 $ لرحلة أمس
    Bana silahşörlerden bahsetme. Onu kıyıda nasıl tutacağım? Open Subtitles كفاك، كيف سأبقيه معي؟
    Eve alışana kadar garajda kalacak. Open Subtitles سأبقيه فى الجراج حتى أقوم بتدريبه
    Tabii açık kalacak ulan! Open Subtitles -فأبقي الاحتمال مطروحاً الآن -بالتأكيد سأبقيه مطروحاً
    Yeni Şafak dosyalarını sabaha kadar okumuş olur. İşi bitene kadar onu burada tutarım. Open Subtitles سيتم قراءة ملفات "فجر جديد" في الصباح سأبقيه هنا حتى ينهيها
    Endişelenmen gerekmez. Onu ben güvende tutarım. Open Subtitles ليس عليك أن تقلق سأبقيه آمناً
    Onu, en fazla 24 saat gözetim altında tutabilirim. Open Subtitles سأبقيه في السجن حتى تنهي 24 ساعة
    Onu daha ne kadar burada tutabilirim bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم لمتى سأبقيه هنا معي
    Ve onun iyi olduğundan emin ol. Ben onu oyalarım. Open Subtitles وتأكد من سلامتها، سأبقيه مشغولا.
    Konuştuğum kişiye bakıldığında kulağa ironik gelebilir ama bunu kendime saklayacağım. Open Subtitles قد يبدو مثيرًا للسخرية لأنني المتحدث لكن سأبقيه سرًا لنفسي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more