"سأتصرف" - Translation from Arabic to Turkish

• hallederim
• olacağım
• Ben halledeceğim
• yaparım
• yapacağım
• davranırım
• davranacağımı

Ben hallederim.
إذهبي و اعثري على أبيكِ يا عزيزتي, سأتصرف

Sen uçağı uçur, ben bombayı hallederim.
،أنت تقود الطائرة وأنا سأتصرف في القنبلة، حسناً ؟ هيا، إنطلق

Allahın cezası! Bunu ben hallederim. Geri çekil.
لا, أرتد ملابسك وأنا سأتصرف,اللعنه

Söz veriyorum, gelecek sefer daha dikkatli olacağım.
أعدك بأني سأتصرف بطريقة أفضل المرة القادمة

Amca, lütfen endişelenme Ben halledeceğim.
عمي ارجوك لا تقلق حيال الموضوع انا سأتصرف

Çünkü onunla ilgili bir şey yapmazsan ben kendim yaparım.
لأنك لو لم تتصرّفي حياله، فإني بلا ريبٍ سأتصرف.

Ama bunu nasıl yapacağım, tam olarak bilmiyorum.
و لكنني لا أعرف بالضبط كيف سأتصرف حيال ذلك

Vassar'dan tatil için gelmiş kız kardeşin gibi davranırım, olur biter.
سأتصرف كأننى كنت أختك التى تأتى لقضاء الأجازات

Hiç kimse bana korku içinde yaşayacağımı, paranoyak olacağımı ya da vurulamaya karşı aşırı şiddetli davranacağımı söylemedi.
لم يخبرني أحد أنني سوف أعيش في خوف، وأني سأصبح مرتابا، أو سأتصرف بعنف مفرط لأني أُصبت.

Kaltak kickboxer'cıyı ben hallederim.
أنا سأتصرف مع الملاكمة العاهرة

Acil programlama moduna geçiş. Ben onu hallederim.
برنامج الطوارئ, أنا سأتصرف معه

Pekala sen diğer ikisini arabaya bindir. Bunu ben hallederim.
إذهبي بالإثنان الآخران للسيارة و سأتصرف

Öyle bir şey olursa ben hallederim. Bana bırakın siz o işi.
سأتصرف بهذا لو حدث سأعتني بالأمر

- O kısmını ben hallederim. Sen git.
سأتصرف بهذا الشأن ، الآن إذهب.

hallederim. Görürsünüz.
سأتصرف باذن الله

Şu andan itibaren, sadece kendim olacağım.
من الآن فصاعداً، سأتصرف على سجيتي.

- Eminim mesajı almıştır. - Uslu olacağım. Söz.
اعلم انها فهمت الرسالة - سأتصرف ، اعدك -

"Ben halledeceğim. Bu kişiyle ilgileneceğim."
"سأتصرف مع هذا المزعوم"

- Merak etmeyin, Ben halledeceğim.
- 'لا تقلق. سأتصرف.

O zaman ne yaparım, bilmiyorum.
مهما كان دقيقا لا أعلم كيف سأتصرف

yapacağım demek değil bu. Sadece...
ولا يعني هذا أنني سأتصرف تبعاً لها

Şey, eğer bana köpek gibi davranacaksan, ben de köpek gibi davranırım.
حسنًا، تعاملينني مثل كلب، سأتصرف مثل كلب.

Olay yerinde nasıl davranacağımı görmek istedin en azından ne gördüğünü söyle.
لقد اردت ان ترى كيف سأتصرف في مسرح الجريمة على الاقل بامكانك ان تخبرني كيف ابليت