"سأجعله" - Translation from Arabic to Turkish

• sağlayacağım
• sağlarım
• yapacağım
• edeceğim
• izin vereceğim
• gönderirim
• sağlayabilirim
• veririm

Ne param ne işim var ama biliyorum ki birşey çıkacak. Ben çıkmasını sağlayacağım.
ليس لدي مال ولا عمل لكني أدرك أن شيئاً ما سيحدث سأجعله يحدث.

Ona keyifli bir hayat yaşatarak hatasını anlamasını sağlayacağım.
سأجعله يدرك فشله بالعيش معه في حسن فكاهة مثالي

ve bütün gece ne yaptığınızı anlatmazsan, Üniversite'ninde ilgilenmesini sağlarım.
وإذا لم تخبرني بما تقومون به طوال الليل سأجعله شأن الجامعة أيضا

ve onu büyük lig stadyumu gibi yapacağım.
‫وسوف أصلحه كله من أموالي ‫سأجعله يبدو رائعاً وكبيراً

Tamam efendim, onu şık bir Sinbad-tarzı komediyle partiye dahil edeceğim.
حسناً يا سيدي ، سأجعله يبدأ بكتابة نكات إستعداد للحفل

Zararı yok, büyüdüğünde... gönlümü almasına izin vereceğim.
لا بأس في ذلك, عندما يكبر سأجعله يُعوّضني

-Onu oraya gönderirim.
سأجعله يقف هناك ياإلهى، فى نهاية هذا اليوم

Kesinlikle buna hazırım. İtiraf etmesini sağlayabilirim.
أنا جاهزة تماماً لهذا سأجعله يعترف بهذه الجريمة

Koruma beni sever, biz ücretsiz içeri almasını sağlayacağım.
رجل الأمن يحبني لذلك أنا سأجعله يدخلنا مجاناً

Bütün bunlara son verecek kişi benim başka bir yöne gitmelerini tercih etmelerini sağlayacağım.
بأي حال سأضع حداً لهذا سأجعله مفضل لهم الذهاب لإتجاه آخر

Ama burası hatırlamıyor. Yaptıklarını burasında hissetmesini sağlayacağım.
و لكن ليس هنا, سأجعله يشعر هنا بالذي قام به.

Ona ne yaptığımı söylemiş olsa bile, beni anlamasını sağlayacağım.
حتى لو أخبرته بما فعلت، سأجعله يتفهم الأمر.

Bunu anlamasını sağlayacağım. Bana birkaç gün verebilir misiniz?
سأجعله يفهم ذلك، أيمكنكم أن تمهلوني بضعة أيام؟

Ne kadar ciddi olduğunu anlamasını sağlarım. Yaparım, yaparım.
سأجعله يعرف عن مدى خطورة الوضع وعن مدى جديتك، سأفعل

Sanki Fransızlar bir yer kapmaya çalışıyorlarmış gibi görünmesini sağlarım.
سأجعله يبدو كما لو ان الفرنسيين يطبخون طبخة

Ya onu terbiyeli bir pilota dönüştürürüm ya da 3 ayda kaçmasını sağlarım.
إما سأجعله طيار محترم أو سأحطمه خلال 3 أشهر

- Neden ki? Bir iki yumruk atıp poz yapacağım sonra Walt'ın kazanmasına izin vereceğim.
سألكمه عدة لكمات ليبدو القتال جميلاً بعدها سأجعله يفوز

ben onu yapacağım nefes aldığımız kadar eminim ki o kurşun beni öldürdü.
سأجعله يحدث تلك الرصاصة قتلتني متأكد مثلما نحن نتنفس

Genellikle bunu yapmam ama senin için bir istisna yapacağım.
أنا لا أفعل هذا عادةً،لكنني سأجعله بلا استثناء معك.

Ve onu tekrar hayata döndürdüğümde onunla oynayacak ve ona işkence edeceğim.
وعندما اعيده الى الحياه سأجعله لعبه بيدي سأعذبه

Zararı yok, büyüdüğünde... gönlümü almasına izin vereceğim.
لا بأس فى ذلك , عندما يكبر سأجعله يُعوضنى

Bu nedenle şimdi bana bu oğlanı görmek istemiyorsan söyle onu geri gönderirim.
فأخبريني الآن, إذا كُنتي لا تُريدين رؤية هذا الفتى سأجعله يُغادر

Hayır. Ama onun ve senin hayatınızın kalanını hapiste geçirmesini sağlayabilirim.
كلا، ولكنني سأجعله يذهب إلى السجن، لبقية حياته وحياتك

Eğer orasıyla ilgilenirsen, mülk sahibi olarak onunla konuşabilirim ve o korku mabedine bir son veririm.
إن كنت مهتم بمكتبه , كما مالك الأرض سأجعله هو وصراخه الطفولي يطرد للشارع