"سأذهب معكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• Seninle geliyorum
• Seninle gelirim
• Ben de seninle geleyim
• Ben de geliyorum
• Seninle geleceğim
• seninle gideceğim
• ben de gideceğim

Asla onun istediği gibi biri olamayacağım, bu yüzden Seninle geliyorum.
لن أكون ما يريدني أن أكون أبداً أعتقد أني سأذهب معكِ

Neye benziyor? Seninle geliyorum.
مالذي يبدو لكي أنني فاعله سأذهب معكِ

Eğer, Ryder'ı maça götürmen lazımsa bende Seninle gelirim, çünkü ben seninle olmak istiyorum.
لو عليك أخذ رايدر للمباراة سأذهب معكِ لأنى أود البقاء معك وحسب أنت فعلت ذلك لأجلى؟

Ben de seninle geleyim. Fazla ayrılmamamız lazım.
سأذهب معكِ يجب أن لا نفترق

Ben de geliyorum, sizi bırakamam.
سأذهب معكِ ولن اترككِ

- Buradan doğru gidiyorsun. - Ben de Seninle geleceğim.
إذهب مباشرة من هنا - سأذهب معكِ -

En sevdiğim kitap ne? En sevdiğim kitabı söyle, seninle gideceğim.
أخبريني ماهو كتابي المُفضل و سأذهب معكِ , لقد كنت اتحدث عنه في السنتين الماضية

Tek başına gidemezsin. Seninle geliyorum..
مستحيل فلن تذهبي بمفركِ سأذهب معكِ

Seninle geliyorum. Amos uçuş güvertesini sen al.
سأذهب معكِ ، مهلاً يا " آموٍس " ، فلتذهب إلى سطح القيادة

Pekala, tamam, Seninle geliyorum.
سأذهب معكِ إذاً

O zaman ben de Seninle geliyorum.
حسناً، سأذهب معكِ

Ben de Seninle geliyorum. Hayır, sen burada kal Richard.
أنا مغادرة , سأذهب معكِ

Neyse, ben de Seninle gelirim, ve çaresine baktırırız.
حسناً، سأذهب معكِ و سنحل المشكلة

- Logan'ı unut, ben Seninle gelirim.
-انسي لوغان, سأذهب معكِ بدلاً منه

Kardeşini kurtardıktan sonra Seninle gelirim.
بعد أن نجلب أخاها سأذهب معكِ

Ben de seninle geleyim.
سأذهب معكِ.

Ben de seninle geleyim.
سأذهب معكِ

Hanna, özür dilerim. Ben de geliyorum.
# "آسفة يا "هانا # # سأذهب معكِ #

- Ben de geliyorum. - Tamam. Hazır mısın?
سأذهب معكِ - حسناً ، مستعد ؟

Öyleyse Seninle geleceğim anne.
لذا سأذهب معكِ يا أمي

- Bilmem, seninle gideceğim.
- لا أعرف، سأذهب معكِ -

Desteğin olarak ben de gideceğim.
سأذهب معكِ لأكون دعم لكِ